Rabia YAVUZ – 13 Nisan 2025

 

Belki geçtiğimiz bayramda ya da başka vakitlerde uzakları yakın etmek istediniz. Uzun zamandır görüşmediğiniz birini arayıp sesini duymak, arada geçen zamanın ve belki de aranızdaki mekân farkının da mesafesini azaltmayı umdunuz. Bu niyetle telefonu elinize aldınız. Hâl hatır sormak, biraz da hasret gidermek için bir arkadaşınızı aradınız. Karşıdan gelen ilk tepki: “Hayret, hangi dağda kurt öldü? Ancak mı aklına geldim?” gibi yanıtlar olursa kendinizi nasıl hissedersiniz?

Bu sorular sizi bir anda dar ve karanlık bir labirente sokmuş olabilir mi? Sizin aramış olmanızın güzelliği ve nezaketinden uzaklaşan bu konuşmanın bir sorguya dönüşmesiyle beraber kendinizi, tam da sohbet etmek için aradığınız kişiye karşı kendinizi savunurken, hatta özür dilerken bulduğunuz oldu mu? Üstelik karşınızdaki kişi, sizi siz arayana kadar hiç aramamış iken. Siz kimin, kimi, ne zaman, aradığını veya hatırladığını değil de muhabbetin yakınlaştırıcı iklimini paylaşmak isterken kendinizi soruların soğukluğunda ya da sitemin yakıcılığında buldunuz mu merak ediyorum.

Sitem: Pasif Bir Manipülasyon Aracı mı?

Bu tür diyaloglar sadece bayramlarda yaşanmıyor. Ayrıca bu bir diyalogdan daha fazlası da olabilir. Üstelik sadece bir iletişim kazası da değildir. Çoğu zaman bilinçli ya da bilinçdışı olarak kullanılan bir manipülasyon biçimi olabilir sitem. Sitem, kırgın bir sesle söylenen ama bağırılmayan, bir anlamda duygusal pasif-agresifliğin zarif görünümlü bir şekline dönüşebilir. Bir Shakespeare karakteri gibi, sitem dolu cümleler öyle bir gerilim yaratır ki, insan kendi duygularının ve eylemlerinin sahnesinde figüranlık yaparken bulur bir anda kendini.

Sitemin psikolojik alt yapısına bakacak olursak, çoğu zaman örtülü bir beklentiye dayanır. Bu beklenti karşılanmadığında üzülmek yerine üstü kapalı bir hesap sorma devreye girer. Bir tür “duygusal ekonomi” teknikleri işlemeye başlamıştır. Sitem eden kişi, sizin bir davranışınıza atıf yaparak aslında daha önce beklediği ve o zamana kadar sizden alamamış olduğu davranışa geriler.

İlginizi çekebilir!  Beyhude Geçmese Bu Ömür - Rabia Yavuz

Bu gerileme mevcut durum ve davranışı zaman ve eylemden alır geçmişe sürükler. Bu sürüklemenin ardında kendi duygusal boşluğunun bir başkası tarafından doldurulması beklentisi vardır. Siz, bu boşluğu daha önce dolduramadığınız için kendinizi suçlu veya kusurlu hissedersiniz.

Suçluluk Duygusu ve Eşitsiz İletişim

Sitemin çoğu zaman ilk etkisi, suçluluk duygusudur. Sanki verdiğiniz bir sözü tutmamış ya da aldığınız bir sorumluluğu yerine getirmemişsiniz gibi hissedersiniz. Halbuki ortada tutulmayan bir söz varsa ya da yerine getirilmeyen bir sorumluluk ikili ilişkilerde karşılıklı olmalıdır. Sitem de ise siteme maruz kalan tek sorumlu tutulur. Bu noktada sitem, iletişimdeki eşitliği bozar. Karşı taraf, kendi sorumluluğunu görmezden gelirken, sizi sürmeli bir vicdan azabına mahkûm etmek ister bilinçli ya da bilinçsizce. Bu da manipülasyonun ta kendisidir.

Sitemin koşullayıcı tarafını daha net görmek için davranışçı psikolojiye ve öğrenme kuramlarına bakabiliriz. B. F. Skinner’ın pekiştirme teorisine göre, bir davranış sonrasında olumlu ya da olumsuz bir tepki verilmesi o davranışın gelecekteki tekrar olasılığını etkiler.

Yaptığınız o arama sitemle karşılandığında çok rahatsız hissedersenizve belki de gelecek günlerde arama davranışınız da zayıflar. Eğer kendinizi sorumlu hissederseniz arama davranışının gerçekleşme olasılığı ise artar. Sizin o sitemi nasıl karşıladığınıza göre davranışın etkisi şimdiki zamanla sınırlı kalmaz, gelecekteki davranışlarınızı da etkiler. Yani sitem, aslında karşı tarafın istediklerini elde etmek için sizin gelecekteki davranışlarınızı koşullandırdığı bir şekilde kullanılabilir.

Ayrıca, sitemin bir başka yönü de narsistik beslenmeye dayanma ihtimalini barındırıyor olmasıdır. Sitem eden, kendini ihmal edilmiş ve göz ardı edilmiş bir figür olarak konumlandırır. Bu pozisyon, ona bir anlamda duygusal üstünlük sağlar. Kendini daha “çok seven”, daha “derin hisseden” kişi olarak sunar.

Bu durum hem bir savunma mekanizması olarak kullanılıyor olabilir hem de bir yönlendirme aracı olarak. Adam Phillips bu gibi durumlarda, insanların çoğu zaman “istememeyi seçtikleri şeyi, istiyor gibi yaparak” yaşadıklarından bahseder. Sitem de bunun bir göstergesidir: karşı taraf, aslında görüşmemek istemiş olabilir zira şimdiye kadar o da aramamıştır. Ama aramayıp ve de aranmadığı için sizi suçlayarak kendini arzu nesnesi haline sokar.

İlginizi çekebilir!  Kadınlardır Dünyayı Güzelleştiren - Rabia Yavuz

Doğallığın Kaybı ve Gerilimin Artışı

Bunu yaptığını fark etmese bile. Bu tip bir iletişimde siteme maruz kalan kişi, zamanla “daha az eleştiri alacak şekilde davranayım” diyerek kendi doğallığından uzaklaşır. Bu durum ise ilişkilerimizdeki samimiyet ve sahiciliği azaltır. Aramadan önce uzun uzun düşünmeye ve her hareketi hesap etmeye başlarsınız. Artık bir bağ yoktur, sadece beklentilerle yüklenmiş bir gerilim kalır iki kişi arasında.

Sitem, bu haliyle duygusal bir enflasyon yaratır. Her duygunun altında başka bir his gizlenir. Sevgi görüntüsü altında öfke, ilgi beklemenin arkasındaki bağımlılık, özlem ifadesi altında hesap sorma yatar. Bu durum ise, iletişimi gittikçe belirsizleştirir ve en sonunda yorar.

Sitemle Ne Yapmalı?

Sitemle ne yapmalıyız sitem ediyorsak sık sık ya da siteme maruz kalıyorsak?Her şeyden önce, bu ifadelerin ardındaki gerçek duyguyu tanımak gerekir. Gerçek bir kırgınlık mıdır bu, yoksa sizi kontrol etme arzusu mudur ardındaki? Daha fazla yakınlaşma isteği midir, yoksa hep sizin vermeniz gereken bir ilişki beklentisinin işaretleri midir? Belki de en önemlisi, bu duyguyu sahiplenip sahiplenmeyeceğinize kendinizin karar vermesidir.

Sitem, bazen sadece bir kalp sızısıdır, bazen ise ince dokunmuş bir ağın ilk ipliği. Ne zaman ve nasıl tepki vereceğiniz, sızlayan bir kalbi görüp dindirmek ya da bu ağın sizi sarıp sarmalamasını, kim bilir, belki de dağılıp da gitmesini belirleyecek olan şeydir.

Belki de en muhabbetli olanı; kimin, ne zaman aradığı değil aramanın ve aranmanın güzelliğini yaşamak ve yaşatmaktır.

Uzman Klinik Psikolog Rabia Yavuz İletişim: rabia.yavuz@gmail.com

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.