İsrail Başbakanlık Ofisi, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin tamamen işgaline yönelik planın İsrail kabinesi tarafından resmen onaylandığını duyurdu. On saat süren kritik toplantının ardından alınan karar, bir milyon Filistinlinin yeniden yerinden edilmesi tehlikesini beraberinde getiriyor.

İsrail Ordusu Hazırlık İçinde

Toplantı sonunda yapılan açıklamada, İsrail ordusunun Gazze’nin tamamını kontrol altına almak için hazır olacağı belirtildi. Ancak kararın uygulanabilmesi için beş temel şartın karşılanması gerektiği bildirildi:

Hamas’ın silahsızlandırılması
Hayatta olduğu düşünülen 20 rehine dâhil 50 rehinenin iade edilmesi
Gazze’nin tamamen silahsız hale getirilmesi
İsrail’in Gazze üzerindeki tam kontrolünün sağlanması
Hamas ve Filistin yönetimi dışında, alternatif sivil bir yönetimin kurulması

Genelkurmay Başkanı İşgale Karşı Çıktı

İsrail basınında yer alan haberlere göre, toplantıda İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir ile bazı bakanlar arasında tartışma yaşandı. Zamir, Gazze’nin tamamen işgal edilmesinin rehinelerin hayatını riske atacağını savunarak plana karşı çıktı. Ancak bazı kabine üyeleri bu görüşe karşı çıkarak işgal planında ısrarcı oldu.

Netanyahu: Gazze’yi Yönetmek İstemiyoruz

Toplantı öncesi Fox News’e konuşan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Gazze’yi ilhak etmeyi ya da doğrudan yönetmeyi planlamadıklarını söyledi. Netanyahu, “Gazze’yi düzgün şekilde yönetecek, Gazzelilere iyi bir yaşam sağlayacak Arap güçlerine devretmek istiyoruz” dedi.

“Soykırım Yapmıyoruz” İddiası

Netanyahu, İsrail’in Gazze’de soykırım yaptığına yönelik uluslararası suçlamaları reddetti. “Gazze’de soykırım yapmıyoruz, isteseydik tüm Gazzelileri öldürebilirdik” açıklamasında bulunan Netanyahu’nun sözleri, kamuoyunda tepkiyle karşılandı.

Uluslararası Tepkiler Bekleniyor

Gazze işgal planı ve beraberinde gelen insan hakları ihlali endişeleri nedeniyle uluslararası toplumdan nasıl bir tepki geleceği merak ediliyor. Uzmanlara göre, planın uygulanması durumunda, bölgede daha derin bir insani kriz ve uluslararası hukukun ihlali söz konusu olabilir.