Kenya’da 7 Temmuz’da başlayan ve ülke genelinde hızla yayılan hükümet karşıtı “Saba Saba” protestoları, büyük bir krize dönüştü.
Polise Ağır Suçlamalar: Aşırı Güç, Kimlik Gizleme
Kenya Hukuk Toplumu ve Polis Reformları Çalışma Grubu, ortak bir açıklama yayımlayarak protestolarda görev alan polis güçlerinin mahkeme kararlarına aykırı şekilde konuşlandırıldığını ifade etti. Açıklamada, “Polis birimleri askeri teçhizatla ağır şekilde silahlandırıldı, kimliklerini gizlemek için maskeler ve işaretlenmemiş araçlar kullandı” denildi.
Uluslararası Tepki ve Hükümete Çağrılar
Hükümete bağlı Kenya Ulusal Birlik ve Bütünleşme Komisyonu (NCIC), polis güçlerinin orantısız şiddet kullanımını eleştirerek Kenyalı siyasetçilere etnik gerilimi tırmandırmama çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) de yaptığı açıklamada, Kenya’daki protestolarda yaşanan can kayıplarından dolayı derin üzüntü duyduklarını belirtti.
Nairobi’de Hayat Durma Noktasında
Olayların yoğunlaştığı başkent Nairobi’de güvenlik önlemleri artırıldı. Ana yollar kapatılırken, birçok işletme geçici olarak kapatıldı. Göstericilerin lastik yakarak yolları trafiğe kapattığı, güvenlik güçlerinin ise gerçek mermi ve göz yaşartıcı gaz kullandığı bildirildi.
Kenya İçişleri Bakanı Kipchumba Murkomen, bazı karakolların ateşe verilmesinin ardından, polise karakollara yaklaşan protestocuların vurulması emrini verdiğini açıkladı.
KNCHR: İnsan Hakları İhlallerine Hesap Sorulmalı
KNCHR tarafından yapılan açıklamada, “Tüm insan hakları ihlallerini şiddetle kınıyoruz; polis, siviller ve diğer tüm paydaşlar dahil olmak üzere tüm sorumlu tarafları hesap vermeye çağırıyoruz” denildi.