ABD’de yapılan yeni bir araştırma, uzun süre oturmanın yalnızca fiziksel sağlık üzerinde değil, beyin yapısı üzerinde de zararlı etkileri olduğunu ortaya koydu. Vanderbilt Üniversitesi, Pittsburgh Üniversitesi ve Seul Ulusal Üniversitesi iş birliğiyle gerçekleştirilen çalışmada, 50 yaş ve üzerindeki bireylerin oturma süreleri ile beyin sağlığı arasındaki ilişki detaylı şekilde incelendi.
Hareketsiz Yaşam Tarzı Alzheimer Riskini Artırabilir
Araştırmaya göre, hareketsiz yaşam tarzının Alzheimer ve diğer demans türleriyle bağlantılı olabileceği vurgulandı. Katılımcıların büyük çoğunluğu haftalık önerilen 150 dakika egzersizi yapsa da, uzun süre oturan bireylerde beyin hacminde küçülme ve bilişsel gerileme belirtileri tespit edildi. Özellikle hafıza merkezi olarak bilinen hipokampus bölgesinde incelme gözlendi.
Günlük Oturma Süresi Azaltılmalı
Nörolog Dr. Marissa Gogniat, “Alzheimer riskini azaltmak için sadece egzersiz yapmak yeterli değil, gün içinde oturma süresini de azaltmak çok önemli” dedi. Araştırmada, oturma süresi ile beyin sağlığı arasında doğrudan neden-sonuç ilişkisi kurulmasa da, hareketsizliğin yaşlanma sürecini hızlandırdığı belirtildi.
Genetik Risk Taşıyanlar Daha Dikkatli Olmalı
Genetik olarak Alzheimer’a yatkın bireylerde, uzun süre oturmanın beyin sağlığı üzerindeki olumsuz etkisinin daha belirgin olduğu saptandı. Vanderbilt Üniversitesi’nden Dr. Angela Jefferson, “Genetik risk taşıyanların gün içinde oturma sürelerine sık sık ara vermesi, beyin sağlığı açısından kritik” dedi.
Oturma Süresini Azaltmak İçin Öneriler
Uzmanlar, özellikle masa başında uzun saatler çalışan ve hareketsiz yaşam süren bireylerin, oturma sürelerini azaltmaya yönelik adımlar atmasını öneriyor. Düzenli aralıklarla kalkmak ve hareket etmek, hem beyin hem de genel sağlık için faydalı bulunuyor.