Türkiye genelinde faaliyet gösteren 202 üniversitenin rektörleri, bilimsel üretim performanslarına göre sıralandı. Google Scholar, Scopus ve SOBİAD verilerine dayanan araştırmada, rektörlerin h-indeksi esas alınarak yapılan analiz dikkat çekici sonuçlar ortaya koydu.
Ortalama h-indeksi 17,7 – 139 Rektör Profesörlük Kriterlerinin Altında
Araştırmaya göre Türkiye’deki rektörlerin h-indeksi ortalaması 17,7 olarak belirlendi. Bu durum, birçok rektörün akademik üretkenliğinde yetersiz kaldığını ortaya koyarken, 139 rektörün profesörlük için gereken bilimsel performans kriterlerinin altında kaldığı tespit edildi.
Üç Rektör 60’ın Üzerinde h-indeks ile Zirvede
Sıralamada yalnızca üç rektör 60’ın üzerinde h-indeks’e sahip olarak “Eşsiz Bilim İnsanı” unvanına layık görüldü. Bu isimler:
-
Prof. Dr. Metin Sitti – Koç Üniversitesi Rektörü: 132 h-indeks
-
Prof. Dr. İlhami Gülçin – Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü: 114 h-indeks
-
Prof. Dr. Yusuf Yılmaz – Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü: 63 h-indeks
Bu üç rektör, Türkiye’deki üniversitelerin bilimsel temsiliyeti açısından dikkat çeken akademik profiller olarak öne çıktı.
Prof. Dr. Yusuf Yılmaz’dan Büyük Başarı
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Yılmaz, 63 h-indeks ile kamu üniversiteleri arasında en yüksek bilimsel performansa sahip rektörler arasında yer aldı. Bu başarı, üniversitesinin akademik gelişimine de önemli katkılar sunduğuna işaret ediyor.
h-indeksi Nedir ve Neden Önemlidir?
Akademik başarıyı değerlendirme kriteri olarak kabul edilen h-indeksi, bir akademisyenin hem üretkenliğini hem de bilimsel etkisini ölçen objektif bir metriktir. Örneğin, bir kişinin h-indeksi 20 ise, en az 20 çalışması 20 ve üzeri atıf almış demektir. Bu sistem, yalnızca bir çalışmadan gelen yüksek atıf sayısından çok, sürekli ve nitelikli akademik üretimi ödüllendirir.
Bilimsel Üretim Neden Önemli ?
Araştırma sonuçları, üniversite yönetimlerinde yer alan rektörlerin sadece idari değil, aynı zamanda bilimsel anlamda da örnek teşkil etmesi gerektiğini gözler önüne serdi. Özellikle h-indeksi gibi metriklerle desteklenen bilimsel başarı, akademik camiada güvenilirlik ve etki açısından büyük önem taşıyor.