Türk Devletleri Teşkilatı Yargı Kurulları Ağı kuruldu. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu yapının yargı alanındaki iş birliğini kurumsal zemine taşıyacağını ve ortak hukuk kültürünü pekiştireceğini duyurdu.
Bakan Tunç’tan tarihi iş birliği mesajı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Türk dünyası için kritik önemde bir gelişmeyi duyurdu. Tunç, Türk Devletleri Teşkilatı çatısı altında kurulan Yargı Kurulları Ağı’nın resmen faaliyete geçtiğini belirtti. Bakan Tunç paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
“Türk dünyasında yargı alanındaki iş birliğini kurumsal zemine taşıyan önemli bir adımı daha attık.”
İlk adım Astana’da atıldı, imzalar Bakü’de atıldı
Türk Devletleri Teşkilatı Adalet Bakanları ilk toplantısını Eylül ayında Kazakistan’ın başkenti Astana’da gerçekleştirmişti. O toplantıda gündeme gelen ve temelleri atılan Yargı Kurulları Ağı fikri, kısa sürede somutlaşarak hayata geçirildi. Yapılan hazırlıkların ardından, Hakimler ve Savcılar Kurulu adına Başkanvekili Fuzuli Aydoğdu’nun katılımıyla Bakü’de düzenlenen toplantıda imzalar atıldı.
Bakan Tunç, Bakü’deki imza törenine ilişkin, “Bu önemli birliktelik, Türk devletleri arasında yargı alanında ortak zemini güçlendirecek” diyerek yapının uzun vadeli hedeflerini de işaret etti.
Yargı Kurulları Ağı’nın amacı ne?
Türk Devletleri Teşkilatı Yargı Kurulları Ağı’nın kurulmasıyla birlikte; yargı organları arasında bilgi, tecrübe ve uygulama paylaşımı sağlanacak. Her ülkenin kendi hukuk sistemi içerisinde geliştirdiği iyi uygulama örneklerinin paylaşılması, yargı süreçlerinin daha şeffaf ve etkin hale gelmesini destekleyecek.
Ayrıca bu ağın kurulmasıyla beraber, Türk devletleri arasında adli eğitim, etik kurallar, disiplin hükümleri ve mesleki gelişim gibi alanlarda ortak platformlar da hayata geçirilecek.
Türk Devletleri arasında hukuki dayanışma güçleniyor
Bakan Tunç açıklamasında, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki bu yeni yapılanmanın sadece sembolik bir adım olmadığını, aynı zamanda stratejik bir hamle olduğunu vurguladı.
“Ortak hukuk kültürümüzü güçlendirecek, yargı alanında bilgi ve tecrübe paylaşımını kurumsallaştıracak bu önemli birlikteliğin hayırlı olmasını diliyorum.” diyen Tunç, bu yapının kalıcı ve sürdürülebilir olmasına önem verdiklerini belirtti.
Hangi ülkeler bu yapıda yer alıyor?
Türk Devletleri Teşkilatı’na üye olan ülkeler şunlardır: Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan. Gözlemci statüsünde ise Türkmenistan ve Macaristan yer alıyor. Bu yapının yargı alanındaki kolu olan Yargı Kurulları Ağı da söz konusu devletlerin yargı organları arasında resmi iş birliğini kurumsallaştırıyor.
Bu bağlamda, üye ülkelerin hâkim ve savcı kurulları, yüksek mahkeme temsilcileri ve adalet bakanlıkları bu yeni yapının doğal katılımcıları olarak öne çıkıyor.
Bakü toplantısından çıkan kararlar
Bakü’de düzenlenen imza töreninde sadece tüzük imzalanmakla kalınmadı. Aynı zamanda ağın nasıl çalışacağına dair ilk yol haritası da belirlendi. Belirlenen plana göre:
-
Ortak çalışma grupları oluşturulacak
-
Yılda en az bir kez yargı zirvesi düzenlenecek
-
Üye ülkelerin yargı kurulları arasında veri paylaşımı için dijital sistem geliştirilecek
-
Adli etik, eğitim ve disiplin kuralları üzerine ortak standartlar oluşturulacak
Türkiye’nin öncülük rolü dikkat çekiyor
Bu tür yapılar içinde Türkiye’nin kurumsal gücü ve deneyimiyle öne çıkması şaşırtıcı değil. Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ve Adalet Bakanlığı’nın yıllardır geliştirdiği dijital yargı sistemleri, e-duruşma uygulamaları ve eğitim altyapısı, Türk Devletleri için model teşkil ediyor.
Bakan Tunç’un liderliğinde son dönemde uluslararası alanda artan iş birliği anlaşmaları ve adalet diplomasisi, Türkiye’nin bölgesel vizyonunun bir parçası olarak görülüyor.
Adalet diplomasisinin yeni boyutu
Yargı Kurulları Ağı, yalnızca teknik bir iş birliği değil; aynı zamanda adalet diplomasisinin yeni bir boyutu olarak değerlendiriliyor. Türk dünyasında ortak değerler, tarihsel bağlar ve benzer hukuk kültürleri üzerine inşa edilen bu yapı, bölgesel istikrarı da destekleyecek bir enstrüman olarak görülüyor.
Ortak hukuk dili ve normlara doğru
Türk Devletleri arasında kurulacak yargı iş birlikleri, uzun vadede ortak bir hukuk dili geliştirilmesini de mümkün kılabilir. Meslek içi eğitimlerde kullanılacak ortak materyaller, çeviri faaliyetleri ve hukuk terminolojisi çalışmaları ile birlikte daha standartlaştırılmış bir hukuk altyapısı hedefleniyor.
Bu sayede hukukçuların, hâkim ve savcıların ortak ilkelere dayalı olarak hareket etmesi sağlanabilecek. Özellikle bölgesel adalet ağlarının yaygınlaştığı bu çağda, Türk dünyasının kendi hukuk ağını oluşturması stratejik bir kazanım olarak değerlendiriliyor.
Yargıda kurumsal birliktelik dönemi
Yargı Kurulları Ağı’nın kurulmasıyla birlikte, artık Türk Devletleri yargı alanında bireysel temaslardan çıkıp kurumsal düzeye geçiyor. Bu da hem etkinliği artıracak hem de sürekliliği garanti altına alacak.
Türkiye, kendi yargı sisteminde edindiği tecrübeleri diğer üye ülkelerle paylaşırken, aynı zamanda bu ülkelerden gelen deneyimlerle kendi sistemini de geliştirme fırsatı bulacak.
Yeni dönemin ilk adımı: Ortak platformlar
Yargı Kurulları Ağı çerçevesinde, dijital ortamda kurulacak platformlar aracılığıyla hâkim ve savcıların birbirleriyle doğrudan etkileşime geçebileceği bir yapı da hedefleniyor. Ortak eğitim modülleri, sanal sempozyumlar ve karşılıklı staj programları bu ağın aktif işlemesini sağlayacak temel unsurlar olacak.
Bu süreçte Türkçe’nin ortak bir yargı dili olarak öne çıkması ve dijitalleşme yoluyla mesafelerin ortadan kalkması da dikkat çeken diğer başlıklar arasında yer alıyor.