Savcılık, binanın satın alma sürecinin Ekrem İmamoğlu tarafından organize edildiğini, finansmanın ise “örgüt kasası” olarak tanımlanan isimler üzerinden yürütüldüğünü belirtti.
Sarıyer’deki Bina Suç Gelirleriyle CHP’ye Devredildi
İddianamede, Sarıyer Ayazağa Mahallesi’nde bulunan taşınmazın 1 Ağustos 2019’da Emlak Konut GYO A.Ş. tarafından devralındığı, 5 Kasım 2019’da Seas Besicilik Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’ne, ardından 11 Aralık 2019’da CHP tüzel kişiliğine devredildiği belirtildi. Savcılığa göre, bu devir zinciri, “örgütün sistematik işleyişi dahilinde elde ettiği suç gelirleriyle” gerçekleştirildi.
Tadilatlar da Suç Gelirleriyle Finanse Edildi
İddianamede, binanın tadilat masraflarının da örgüt yöneticisi Adem Soytekin tarafından karşılandığı ifade edildi. Tadilatın finansmanında, örgüt yöneticisi Fatih Keleş’ten rüşvet olarak temin edilen 3 dairenin satış gelirinin kullanıldığı belirtildi. Bu süreçte, banka hareketleri, tapu devirleri ve etkin pişmanlık ifadeleri temel delil olarak gösterildi.
“Valizlerle Para Getirildi” İddiası
Savcılığa göre, CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alma sürecinde, “İmamoğlu’nun kasası” olarak anılan Fatih Keleş’in valizlerle kaynağı belirsiz paralar getirdiği tespit edildi. Bu görüntülerde, o dönem CHP İl Başkanlığı Yazı İşleri Müdürü olan Mustafa Can Poyraz’ın da yer aldığı iddianamede vurgulandı.
“İrtikap ve Rüşvet Gelirleriyle Satın Alındı”
İddianamede, bazı müteahhitlerin “irtikap veya rüşvet yoluyla temin ettiği paraların” binanın finansmanında kullanıldığı öne sürüldü.
Beşiktaş, Şişli, Beylikdüzü, Ataşehir, Kartal ve Maltepe belediyeleri üzerinden temin edilen kaynakların, CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınmasında kullanıldığı savunuldu. Savcılık, bu süreci “suç gelirlerinin aklanması” olarak nitelendirdi.

İmamoğlu’nun Bilgisi Dahilinde Gerçekleşti
İddianamede, tüm bu sürecin Ekrem İmamoğlu’nun bilgisi, yönlendirmesi ve parti organlarının onayıyla yürütüldüğü belirtildi.
Savcılık, bu operasyonun “CHP’yi ele geçirme amacıyla” sistematik biçimde yürütüldüğünü ileri sürdü. Bu nedenle İmamoğlu hakkında “suç gelirlerini aklama” suçundan ceza talep edildi.
Ceza ve Müsadere Talebi
Savcılık, örgüt elebaşı olarak tanımladığı Ekrem İmamoğlu’nun, suç gelirlerini temin eden Fatih Keleş ve aklama eylemini gerçekleştiren Mustafa Can Poyraz ile Tuncay Yılmaz’ın, “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” suçundan cezalandırılmalarını talep etti. Ayrıca CHP adına kayıtlı Sarıyer’deki taşınmazın müsaderesi istendi.
“Para Sayma” Görüntüleri: Örgütün İlk Görüntüsü
İddianamede, kamuoyuna yansıyan “para sayma görüntüleri”nin örgütün ilk görünür faaliyeti olduğu ifade edildi. Savcılık, CHP’nin “bağış parası” açıklamasına rağmen, söz konusu tutarın büyük kısmının örgüt gelirlerinden karşılandığını ileri sürdü. Bu nedenle söz konusu binanın, örgütün finansal gücünün ilk göstergesi olduğu değerlendirildi.

İmamoğlu’nun Akademik ve Siyasi Geçmişi İncelendi
İddianamede, İmamoğlu’nun eğitim geçmişine de yer verildi. Savcılık, İmamoğlu’nun İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi diplomasının sahte olduğu iddiasıyla yürütülen ayrı bir kovuşturmanın sürdüğünü belirtti. Ayrıca, İmamoğlu’nun 2014’te Beylikdüzü Belediye Başkanı olduktan sonra ruhsat, imar ve iskan işlemlerinde usulsüzlük yaparak maddi menfaat sağladığı öne sürüldü.
“Ahtapot Gibi Genişleyen Yapı”
İddianamede, İmamoğlu’nun İBB Başkanı olduktan sonra örgütün faaliyet alanını “ahtapotun kolları gibi” genişlettiği iddia edildi. İlçe belediyelerine dahi yön veren, rüşvet ve usulsüz izin mekanizması kurduğu öne sürülen İmamoğlu’nun, örgüt yöneticilerini belirleyip her birinin altında çalışan üyeleri organize ettiği belirtildi.
“CHP Yönetimine Talip Oldu” İfadesi
İddianamede, 2019’da CHP İl Binası’nın satın alımı sürecinde dönemin il başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun devre dışı bırakıldığı, İmamoğlu’nun ise bu hamleyle “CHP yönetimine talip olduğunu” gösterdiği ileri sürüldü. Savcılık, “para sayma görüntüleri”nin kamuoyuna yansımasıyla örgütün varlığının ilk kez görünür hale geldiğini belirtti.

