Terörsüz Türkiye’de, Kazanandan Çok Kaybedenlere Odaklanmak Gerek – Haydar As

Haydar AS – 10 Aralık 2025

 

Dikkat ederseniz “Terörsüz Türkiye” süreci ne zaman olumlu bir ilerleme kaydetse hemen ayak sürücüler devreye girerek süreci provoke etmede hiç bir beis görmemektedirler.

Devlet Bey’in “Ok yaydan çıkmıştır” başlıklı kararlılık vurgusu belli ki birilerini rahatsız etmeye devam ediyor.

Özellikle yıllardır PKK içinde kendi konfor alanını oluşturan birtakım üst düzey teröristler bu durumdan rahatsız olacaktır.

Bese Hozat kod adlı terörist, ateşe ilk silahı atan ve yakan kişi olarak belli ki üzerinde ciddi bir travma oluşmuş olacak ki yaptığı hazımsız açıklamalarla kendini rehabilite etmeye çalışıyor.

Kendi cephesinden bakacak olursak haksızda sayılmaz aslında!

Düşünsenize, günün sonunda patron çıkıp dükkanı kapattım diyor.

Onlarda, patrona ses edemediği için bari beleşten efelenelim diyorlar.

İsrail’e Göz Kırpan Mesajlar

Aynı zamanda da İsrail’e göz kırparak “iş arıyoruz” mesajı vermekten de geri durmuyorlar.

İmralı’dan ümidi kesenlerin Tel Aviv’den umut peydahlama peşine düştükleri gözlerden kaçmamaktadır elbette.

Öbür yanda, Sayın Bahçeli’yi hedef alan üsluptan uzak saygısızca yazılan, sözde Barzani ofis sözcüsü imzalı ama üsluba bakınca ofis çaycısının bile daha iyi yazabileceği bir metin…

Barzanileri de anlıyorum aslında!

Onların işi daha zor, zaman zaman PKK ile amansız bir mücadele verdikleri dönemlerde “hadi gidin ötede oynayın” dedikleri alan kapanınca, başlarına bela olacağını görmeyecek kadar aptal değiller herhalde!

Diğer yanda, süreci akamete uğratmak için 24 saat uyumayan firari FETÖ kalemşörlerinin sosyal medya aracılığıyla süreci zehirleme gayretleri…

Bunları da biliyoruz.

Aradıkları en güzel ortam, kaos ortamı..

Bu gibi ortamlarda kripto olarak varlıklarını sürdürmekte mahir oldukları bilinen bir gerçektir.

Puslu havalar bunların baharı gibidir..

İçimizdeki “İrlandalılar”

Ve tabii ki içimizdeki “İrlandalılar”

Bunların hepsinin ortak kaygısı “Hep birlikte güçlü Türkiye”nin ayak sesleri…

En ifrit oldukları söz; Hep birlikte güçlü Türkiye.

Çünkü bunlar bugüne kadar ayrıştırmadan nemalanarak hep yol aldılar.

Birlikmiş, Kardeşlikmiş gibi sözlere bunların alerjisi vardır.

Biz “Bin yıllık kardeşliği yaşa ve yaşat Türkiye” dedikçe, bunlar adeta kudurarak hep birlikte saldırıya geçerlerdi.

Değerli dostlar; bizlere düşen görev siyasi yelpazenin neresinde duruyorsak duralım, bu süreci amasız ve fakatsız desteklemek olmalıdır.

Elbette ki kırgınlıklarımız da kızgınlıklarımız da olacaktır,

Ama, burnumuzun dibine kadar gelmiş olan tarihi süreçteki büyük resmi bırakıp ayrıntılara takılmak hiçbirimize bir şey kazandırmayacağı gibi, ülkemiz üzerinde hain emelleri olanların, farkında olmadan ekmeklerine yağ sürmüş oluruz.

Bu Bir Pazarlık Değil, Bölgesel Dönüşüm

Her zaman dediğim gibi, olayı yalnızca bitme noktasına gelmiş bir terör örgütüyle pazarlık olarak sakın görmeyin.

Daha geniş bir perspektiften bakmanız resmin tamamını görmenizi kolaylaştıracaktır.

Kimin kazanacağından daha ziyade, kimin yada kimlerin kaybedeceğini görmenin daha doğru olacağı kanaatindeyim.

Terörsüz Türkiye hedefinden Terörsüz bölge oluşturma gayretini sakın göz ardı etmeyin derim

Biraz daha sabır göstererek, özellikle süreci sabote etmek için el avuç ovuşturanlara Kan tükürsek de, kızılcık şerbeti içtik diyelim.