Ceyhun BOZKURT – 07 Mayıs 2025
110 yıl önce yapılan gizli anlaşmalarla bölgeye giydirilen kaftan artık paramparça ediliyor.
Suriye’de yeni bir iktidar var ve bu iktidar, Türkiye’yle kavgayı değil barışı, işbirliğini ve ittifakı istiyor.
Irak’ta Başbakan Şii es Sudani yönetimi, Türkiye ile tarihin seyrini ve coğrafyamızın kaderini değiştirecek adımlar atıyor, Kalkınma Yolu Projesi’ne imza atıyor.
PKK’yı yıllar önce kullananlar, PKK’nın zemin bulmasının “şartlarını olgunlaştıranlar” vb. ise kaybediyor. Türkiye 1973’te Ankara Çubuk Barajı’nda yapılan ilk toplantıyı baz alırsak, PKK’nın liderliğindeki yaklaşık 52 yıllık terör dalgasını yendi.
Artık örgütün feshi için gün sayılıyor. Terör örgütünün Kandil’deki lider kadrosundan Mustafa Karasu, son açıklamasında, feshin gerçekleşeceğini teyit etti.
Sen bu oyunu bozmaya kalkarsan, sokaklarını karıştırır, Gladyo eylemlerini devreye sokarlar.
Franklin Roosevelt’e atfedilen “Siyasette hiçbir şey tesadüf değildir. Bir şey vuku buluyorsa o şeyin önceden planlandığından emin olabilirsiniz” sözüne inanırım.
Hiçbir şey tesadüfi değil
Bir tane meczup görünümlü saldırgandan başlayalım. DEM Partili Sırrı Süreyya Önder’in cenazesine katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e, Atatürk Kültür Merkezi çıkışında saldıran Selçuk Tengioğlu tutuklandı. Sizce gerçekten de saldırı tamamen bireysel bir karar mıydı?
Elbette ki soruşturma neticesinde ortaya çıkacak ama;
-AKM’nin önüne DEM Partili vatandaşlar birikmişken ve onlardan kimse içeri alınmamışken bu saldırganın güvenlik şeridi çekilen bölge içine alınması,
-Saldırganın kirli bir geçmişinin olması (bunu açacağız),
-Yaklaşık 1,5 saat boyunca orada garip hareketler yapmasına rağmen kimsenin bu şahsa müdahale etmemesi, şahsı radarına almaması,
-CHP’nin kendi iç güvenlik mekanizmasının bu kadar rahat hareket etmesi,
gibi sorular kafaları kurcalıyor.
Ayrıca şahsın çelişkili ifadeleri de dikkat çekici. İlk ifadesinde yemek kartı istediğini söylemesi, sonraki ifadesinde ise Özgür Özel’in son dönemde yaptığı açıklamalara çok kızgın olduğunu belirtmesi gibi…
Ayrıca kriminal tipleri organize suç örgütleri sever. Ama daha çok, organize suç örgütlerini de kontrol edebilme kapasitesine sahip yabancı istihbarat servisleri, adını net koyalım Gladyo daha çok sever. Bu kriminal tipler üzerinden istedikleri kaos operasyonunu yapabilirler. Örneğin Yasin Hayal gibi kriminal tiplerin hükümlü FETÖ’cü Ramazan Akyürekler eliyle ağa düşürülmesi sonrasında gelişen süreç ve sonuçta Hrant Dink’e yapılan suikast. Suikast sonrası da FETÖ’nün önünü açacak kumpaslar serisi…
Derken Selçuk Tengioğlu’nun yolunun Yasin Hayal ile de cezaevinde kesiştiği ortaya çıktı. Yaklaşık 5 yıl önce bir sokak röportajı için mikrofon uzatıldığı ortaya çıkan Tengioğlu, 2004 yılında Bayrampaşa Cezaevine geldikten sonra Yasin Hayal ile tanıştığını itiraf etti. Dink suikastını araştıran Başbakanlık Devlet Denetleme Kurulu Raporu’nda Hayal ve Tengioğlu’nun 4-5 aylık bir süreçte beraber kaldığı teyit edilmiş.
***
Bir başka Gladyo operasyonu da düğmeye basılmış gibi Kıbrıs Türk Devleti (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti – KKTC) üzerinden yapıldı.
Son dönemlerde, yaşanan cinayet olayları, Türkiye’nin milli politikaları, kurumları ve politikacılarına yönelik silah olarak kullanılıyor. Sinan Ateş cinayeti ve bazı operasyonlar üzerinden, FETÖ kumpaslarını andıran yöntemlerle MHP, bir önceki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hedef alınmıştı. Benzer bir olay KKTC’de Halil Falyalı cinayeti sonrası yaşandı. Yine Türkiye’de belli isimler hedefe oturtulmuştu.
Kıbrıs Türk’ünü Batı emperyalizmine ve EOKA zihniyetine kurban etmeye hazır bir gazete üzerinden, firari FETÖ militanlarıyla takılan bir kişinin açıklamaları köpürtüldükçe köpürtüldü. Karanlık dünyanın içindeki Cemil Önal, açıklamalarından sonra ise Gladyo’nun komuta merkezlerinden Hollanda’da öldürüldü. Bu karanlık cinayet işlenirken Önal’ın yanında firari FETÖ militanı Bayram Bozkurt vardı. Erzincan’da eski 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk’i de hedef alan kumpas süreçlerinde aktif rol alan Bayram Bozkurt, 15 Temmuz darbe ve işgal girişimi sonrası kaçarken yakalanmış, hatta kaçarken ayağı kırılmış, sonra kaçma şüphesi olmadığı iddiasıyla serbest bırakılmıştı. FETÖ militanı daha sonra Avrupa’ya firar etmişti.
Cemil Önal’ın yanında bir FETÖ militanının, Önal’la aynı safta yalanlar savuranlar nasıl açıklar, beklemekteyim.
Ayrıca Cemil Önal’ın geçmişi de kirli.
Ada’ya ilk gittiğinde V.A Casino’da kasada çalışmış. Çalışırken kasada hırsızlık yaptığı tespit edilmiş ve işten kovulmuş. Her türlü pisliğin vücut bulmuş hali. Hırsız ve dolandırıcı olarak tanınıyor.
Ve durun esas bomba şu: Cemil Önal, Halil Falyalı cinayetinin bir numaralı şüphelisi. Kırmızı bültenle Hollanda’da da yakalandı. Ayrıca cinayetten önce tetikçilerle tamı tamına 69 kez görüşmesi tespit edilmiş.
Bu nedenlerle Falyalı ailesi cinayeti yaptırttığı iddiasıyla Önal’ı hedefe oturtmuştu.
İşte bu karanlık ve kirli kişi Türkiye’ye düşmanca yaklaşan bir yayın organının yöneticisine konuşturuluyor, Türkiye’de yine Tel Aviv ve Vaşington sözcüleri hareketlendiriliyor, firari kumpasçı FETÖ militanları bu herifin yanında yer alıyor ve yine Önal görevini yaptıktan sonra yine karanlık bir el tarafından imha ediliyor.
Tam Gladyo işi desek yalan olmaz.
***
Ve sokaklar…
Bir yolsuzluk operasyonu ve şaibeli kurultay iddiaları…
Ardından CHP yönetiminin sokakları deyim yerindeyse ateşe verme çabası.
Adeta şartları olgunlaştırma çabaları.
Ama eski NATO cuntaları günleri yok. O zamanlar siyasette kaosu besler, sokakları karıştırır, hatta sadece üniversitelileri değil liselileri de sokağa döker (ki liseliler 15 Temmuz’dan birkaç ay önce de sokaklara çıkarılmış, çok sayıda bildiri açıklatılmıştı), yapabilirsen bir iki de siyasi cinayet, toplu katliam vs. şartları olgunlaştırırdın.
Şimdi bunu yapmaları çok zor. Çünkü Gladyo yapılanması büyük darbe yemiş. Kullandıkları;
-Terör örgütleri,
-Sözde siyasetçi, ekonomist, akademisyen, gazeteci vs. de yok veya artık eskisi kadar güçlü değil.
Öyle ABD’nin Ford’u adına kulis yaparak Devrim Arabalarını engelleyenlerin veya darbeye çanak tutan ilanların sahiplerinin de borusu ötmüyor.
Ayrıca TSK’de NATO’cu cuntanın etkisi kırıldı, tasfiye edildi. Varsa bile unsurlar, buradan duyuralım, temizlenecekleri gün elbet bir gün gelecek.
Ama yine de birileri çabalamaya devam ediyor. Harbiyelileri bile kışkırtmaya çalışıyorlar.
Neden?
Terörsüz Türkiye’yi engellemek için.
Çünkü Terörsüz Türkiye sadece terör eylemlerinin durması anlamına gelmiyor.
-İstihbarat servislerinin çıkarmayı istediği Türk-Kürt kavgasının önüne tam set çekiyor.
-Provokasyonların önüne geçiliyor.
-Milleti birleştiriyor ve terörün arkasındaki gerçek düşman(lar)a yönelmesini sağlıyor.
-Ekonomiye tahribat vermiyor, tam tersine sanayi yatırımlarını tüm yurda yaymanı sağlıyor.
-GAP İle birlikte özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgemizde büyük bir tarım/gıda hamlesini başlatmanın önünü açıyor.
-Bölgede ve dünyada büyük bir güç ve çekim merkezi olacak Türkiye’nin inşasını hızlandırıyor.
Onlarca madde daha sayabiliriz.
Detayları devamında yazmaya devam edelim.
YORUMLAR