Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Bilginin Depolanmasında Matematik Devrimi

Yeni bir araştırma, tarih öncesi çağlarda insanların sayma ve bilgiyi kaydetme konusunda düşündüğümüzden çok daha erken adımlar attığını ortaya koydu.

Yeni bir araştırma, tarih öncesi çağlarda insanların sayma ve bilgiyi

Yeni bir araştırma, tarih öncesi çağlarda insanların sayma ve bilgiyi kaydetme konusunda düşündüğümüzden çok daha erken adımlar attığını ortaya koydu. Lloyd Austin Courtenay liderliğindeki ekip, Üst Paleolitik döneme ait kemik, boynuz ve sopa üzerindeki işaretleri inceledi. Bulgular, 20 bin yıl kadar önce insanların sayı sistemlerinin temellerini attığına dair güçlü kanıtlar sunuyor.

Araştırmanın Merkezi: Yapay Hafıza Sistemleri (AMS)

Çalışma, Arkeoloji ve Antropoloji Bilimleri dergisinde yayımlandı ve “yapay hafıza sistemleri” (AMS) olarak bilinen, tekrar eden işaretlerle kazınmış nesneleri mercek altına aldı. Bu sistemler, bireylerin hafızaya bağımlı kalmadan bilgiyi nesneler üzerine aktarma yöntemini temsil ediyor.

Kemiklerdeki Çizgiler: Sadece Dekor Değil, Bilgi Deposu

Analiz edilen 22 eser arasında kasaplık izleri, sanatsal gravürler ve sayı ya da çetele sistemlerine işaret eden sıralı kesikler yer aldı. Eşit aralıklı, düzenli ve dik çizgiler, bu işaretlerin rastgele değil, bilinçli olarak yerleştirildiğini gösterdi. Bu da işaretlerin bir sayı dizisini, takvimi ya da önemli olayları kaydetmek için kullanılmış olabileceğini düşündürüyor.

Sayma Sistemlerinin Evrimi

Araştırma, sayıların sembollerle ifade edilmesi yani sembolik sayma yetisinin, insanlara özgü olduğunu ve bu işaretlerin bu yetiye geçişte önemli bir adımı temsil ettiğini öne sürüyor. Courtenay’e göre, bu geçiş yalnızca hafızaya güvenmekten fiziksel kayıt araçlarına geçişi değil, aynı zamanda bilgi paylaşımında ve toplum inşasında devrimsel bir sıçramayı da beraberinde getirmiş olabilir.

Geçmişten Günümüze Benzerlikler

Bu tarih öncesi işaret sistemleri, daha sonraki kültürlerde görülen çetele çubukları veya Aborijin mesaj çubukları ile benzerlik taşıyor. Her iki sistemde de tekrar eden çentikler ve yapılandırılmış desenlerle bilgi aktarımı sağlanıyor. Bu süreklilik, insanların yazıdan çok önce temel sayma yöntemlerini geliştirmiş olabileceğini gösteriyor.

İstatistiksel Analizle Bilimsel Doğruluk

Courtenay’in ekibi, işaretlerin aralıkları ve yönlerini analiz etmek için gelişmiş istatistiksel araçlar kullandı. Bu sayede, işaretlerin kasıtlı mı yoksa tesadüfi mi olduğunu objektif biçimde değerlendirdiler. Sonuçlar, bazı işaretlerin ritüel, tarih ya da sayısal kayıtlara işaret ettiğini; bazılarınınsa bilinçli bir hafıza aracı olduğunu ortaya koydu.

Sonuç: Yazıdan Önce Gelen Matematik

Araştırma, basit çiziklerin insanlık tarihinde bir dönüm noktası olabileceğini vurguluyor. İlk insanlar, fiziksel nesneleri hafıza aygıtı olarak kullanarak sayı sayma, yazı ve hatta proto-matematik sistemlerin temelini atmış olabilirler.