Küresel ısınmanın etkilerini azaltmak amacıyla bilim insanları, Güneş jeomühendisliği adı verilen ve oldukça tartışmalı olan bir yöntemi yeniden gündeme taşıdı.
Güneş Jeomühendisliği Nedir?
Güneş jeomühendisliği, atmosferde güneş ışığını uzaya yansıtacak partiküller püskürterek küresel ısınmayı azaltma fikrine dayanıyor. Özellikle atmosferin stratosfer katmanına ince bir sis tabakası oluşturmak için hava araçlarıyla çeşitli gaz ve partiküller salınması planlanıyor. Bu yöntemle güneş ışığının bir kısmının Dünya’ya ulaşmadan geri yansıtılması amaçlanıyor.
Kükürt Dioksit ve Alternatif Gazlar Tartışması
En çok konuşulan uygulama, atmosfere kükürt dioksit partikülleri püskürtmek. Bu sayede güneş ışığının bir kısmı uzaya yansıyacak ve Dünya’nın sıcaklığı düşürülebilecek. Ancak birçok uzman, atmosfere salınacak kükürt dioksitin çevre ve insan sağlığı açısından zararlı olabileceğini belirtiyor. Bu nedenle kükürt dioksite alternatif gazlar ve yöntemler de araştırılıyor.
Dünya Genelinde Devam Eden Projeler
Washington Üniversitesi’nin bu alandaki denemelerinin sonucu henüz netleşmezken, İngiltere’nin Gelişmiş Araştırma ve İcat Ajansı (ARIA) 2025 yılı için beş küçük çaplı iklim soğutma projesine 60 milyon dolar ayırdı. Bu projeler arasında deniz bulutlarının parlatılması, Kuzey Kutbu’nda buzların korunması için deniz suyu pompalanması ve stratosfere parçacık salımı gibi farklı uygulamalar yer alıyor.
Çevresel ve Sosyal Riskler Tartışması
Bilim insanları arasında dahi Güneş jeomühendisliği yöntemlerinin çevresel etkileri tam olarak bilinmiyor. Bu belirsizlik, kamuoyunun ve politika yapıcıların projelere şüpheyle yaklaşmasına neden oluyor. Bazı uzmanlar, iklim krizinin aciliyeti göz önüne alınarak risk alınması gerektiğini savunurken, büyük çoğunluk bu tür müdahalelerin sadece geçici çözümler olduğunu ve fosil yakıt kullanımının azaltılması gibi temel sorunlara odaklanılması gerektiğini belirtiyor.
Siyasi Arenada Tartışmalar ve Kamuoyu
Güneş jeomühendisliği tartışmaları sadece bilim dünyasında kalmıyor, siyasi alanda da yankı buluyor. ABD’de aşırı sağcı siyasetçi Marjorie Taylor Greene, Temmuz başında Teksas’ta yaşanan ölümcül sel felaketini bu tür projelerle ilişkilendirmiş ve “hava modifikasyonu”na ilişkin yasal düzenleme önerisi getirmişti. Bu durum, bilimsel konunun siyasi boyutunun ne denli hassas olduğunu ortaya koyuyor.
Sonuç: Geçici Önlem mi, Kalıcı Çözüm mü?
Bilim dünyasının geniş kesimi, Güneş jeomühendisliği yöntemlerinin iklim değişikliğiyle mücadelede kalıcı bir çözüm değil, ancak acil durumlarda kullanılabilecek geçici bir önlem olabileceği görüşünde. Asıl çözümün fosil yakıt kullanımını azaltmak ve iklim krizinin temel sebeplerine odaklanmak olduğu vurgulanıyor.