ABD Başkanı Donald Trump’ın, Avrupa Birliği’ne yönelik açıkladığı yeni gümrük tarifeleri ve ticaret savaşlarına dair mesajları, küresel piyasaları etkilemeye devam ediyor. Çin ile yaşanan gerilim sonrası gelen ılımlı adımların ardından bu kez gözler AB ile olan ticari ilişkilerde.
Çin ile 90 Günlük Geçici Anlaşma
Geçtiğimiz haftalarda ABD ile Çin arasında yaşanan ticaret savaşları, karşılıklı vergi tarifeleriyle kızışmıştı. Ancak her iki ülkenin de ılımlı mesajlar vermesiyle, 90 günlük bir geçici uzlaşma sağlandı. Bu süre boyunca Çin yüzde 10, ABD ise yüzde 30 oranında vergi uygulayacağını açıkladı. Bu gelişme borsalarda toparlanma yaratırken, altın fiyatları bir miktar gerilemişti.
Trump: AB ile Görüşmeler Başarısız
Ancak dün sosyal medya üzerinden açıklama yapan Donald Trump, Avrupa Birliği ile sürdürülen ticaret görüşmelerinin olumsuz ilerlediğini belirtti. Trump, “AB ile başa çıkmak çok zor oldu. KDV uygulamaları, kurumsal cezalar, ticaret engelleri ve Amerikalı şirketlere yönelik haksız davalar ABD’ye 250 milyar dolar ticaret açığına neden oldu. Bu kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
1 Haziran’dan İtibaren Yüzde 50 Gümrük Vergisi Önerisi
Trump, bu açıklamaların ardından 1 Haziran 2025 itibarıyla Avrupa Birliği’nden ithal edilen ürünlere yüzde 50 gümrük tarifesi uygulanmasını önerdiğini duyurdu. Ancak ABD’de üretilen ürünlerin bu tarifeden muaf tutulacağını da belirtti. Bu çıkış, AB ile yeni bir ticaret restleşmesi olarak yorumlandı.
Altın Fiyatları Yeniden Yükselişte
Bu gelişmelerin ardından piyasalarda hareketlilik yaşandı. Güne 3.314 dolar seviyelerinden başlayan ons altın, yüzde 1.4 artışla 3.363 dolara kadar yükseldi. İç piyasada gram altın ise yüzde 2’lik artışla 4.219 liraya ulaştı. Daha önce, Trump’ın Çin’e yönelik vergileri sonrası 22 Nisan’da ons altın 3.500 dolarla zirveyi görmüş, gram altın ise 4.300 lirayı aşmıştı.
Belirsizlik Altın Fiyatlarını Destekliyor
Uzmanlara göre, ABD’nin Çin’in ardından AB ile de ticari gerilim yaşama ihtimali ve 90 günlük sürenin sonunda Çin ile bir anlaşmaya varılıp varılamayacağı konusundaki belirsizlik, altının değer kazanmasını desteklemeye devam edecek gibi görünüyor.