Sanat dünyasında sesiyle iz bırakan, tıp dünyasında ise çeyrek asır hizmet veren Ferhat Göçer, önemli açıklamalarda bulundu.. Detaylar haberimizde..
Sanat dünyasında sesiyle iz bırakan, tıp dünyasında ise çeyrek asır hizmet veren Ferhat Göçer, hem müzikal yolculuğunu hem de doktorluk kariyerinin ardındaki duygusal gerçeği Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu Empati programında ilk kez bu kadar açık şekilde anlattı. Göçer, doktorluk mesleğini seçmesindeki temel motivasyonun, henüz bir yaşına gelmeden zatürre nedeniyle hayatını kaybeden kardeşi Serhat olduğunu dile getirdi.
25 Yıl Süren Hekimlik Kariyeri
Genel cerrahi uzmanı olarak tam 25 yıl boyunca görev yapan Ferhat Göçer, 2017 yılında hekimlik mesleğinden emekli oldu. Göçer, sonrasında hayatını tamamen müziğe adadı. Ancak bu uzun doktorluk kariyerinin arkasında, çocuk yaşta yaşadığı bir travmanın olduğunu ilk kez açıkladı.
“Bu mesleğin sebebi Serhat,” diyen Göçer, zatürre nedeniyle kaybettiği kardeşinin, tıp mesleğine yönelmesindeki en güçlü etken olduğunu söyledi. “1 yaşında bile değilken zatürreden öldü. Bunu hep düşünmüşümdür,” sözleriyle, yıllar geçse de bu kaybın etkisinin sürdüğünü belirtti.
Aileye Duyulan Minnet ve Pişmanlıklar
Göçer, programda sadece kardeşi Serhat’tan değil, evliliklerinden ve geçmişte yaptığı hatalardan da içtenlikle bahsetti. “Pişmanlıklarım var ama bunlar asla evliliklerim değil,” diyen sanatçı, iki çocuğunun annelerine minnet duyduğunu vurguladı.
“Tam bir felakettim. Hayat mücadelesinin en sert dönemindeydim. Belki onların hayatlarını da altüst ettim. Suç benim,” sözleriyle, geçmişteki davranışlarının sorumluluğunu alarak samimi bir öz eleştiri yaptı.
Geçmişe Takıntı ve Psikolojik Durum
Hayatının önemli bir bölümünde geçmişe takılı kaldığını söyleyen Göçer, bunun kendisi için büyük bir sorun haline geldiğini ifade etti. “Geçmişe saplantılı bir adamım, en büyük sıkıntım budur benim. Meşguliyet beni bundan kurtarıyor. Yoksa durduğum yerde kayboluyorum,” diyerek içsel mücadelesini izleyicilerle paylaştı.
Sınırda Bir Ruh Hali: Borderline İhtimali
“Kendini takıntılı biri olarak görüyor musun?” sorusuna verdiği yanıt ise dikkat çekiciydi. “Sınırda görüyorum, evet. Borderline (kişilik bozukluğu) durumum olabilir. Dışarıdan bakıldığında takıntılı bir insan görüntüsü sergiliyor olabilirim,” sözleriyle, ruhsal durumuna dair farkındalığını ve bu konuda açık olma cesaretini ortaya koydu.
Müzik ve Tıbbın Kesiştiği Hayat
Ferhat Göçer, Türkiye’de nadir rastlanan bir kariyer profiline sahip: Hem hekim hem de sanatçı olarak toplumda önemli bir yer edindi. Onun hikâyesi; kayıplar, mücadeleler ve dönüşümlerle şekillenen çok katmanlı bir hayatın özeti niteliğinde. Kardeşi Serhat’ın anısı, yalnızca meslek seçimini değil, tüm yaşam çizgisini etkileyen derin bir iz bırakmış durumda. Diğer magazin kategorisindeki haberler için tıklayınız..
