Hürmüz Boğazı nerede, neden stratejik öneme sahip ve İran-İsrail savaşı bu boğazı nasıl etkiler? Orta Doğu’da yükselen gerilimle birlikte bu üç soru, dünya kamuoyunun gündemine oturdu. Özellikle İran ve İsrail arasında 12 Haziran’dan bu yana süren sıcak çatışmalar, sadece iki ülkeyi değil tüm bölgeyi ve küresel enerji piyasalarını etkileme potansiyeline sahip. Bu çerçevede en fazla dikkat çeken noktalardan biri ise Hürmüz Boğazı oldu.
Küresel petrol ticaretinin yaklaşık yüzde 20’si, yani günde 17 milyon varil civarında ham petrol bu boğazdan geçiyor. İran, bu boğazın kıyı şeridinde yer alırken, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman gibi ülkeler de doğrudan bu su yoluna bağlı. İsrail’le yaşanan çatışmaların boyut kazanması hâlinde İran’ın boğazı kapatma tehdidi, dünya ekonomisi açısından ciddi sonuçlar doğurabilir.
İşte Hürmüz Boğazı’nın konumu, neden bu kadar kritik olduğu ve İran-İsrail savaşının etkileriyle ilgili detaylı analiz…
Hürmüz Boğazı nerede?
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi ile Umman Körfezi’ni birbirine bağlayan, Orta Doğu’nun en dar deniz geçitlerinden biri olarak bilinen stratejik bir su yoludur. Coğrafi olarak İran’ın güney kıyıları ile Umman’a bağlı Musandam Yarımadası arasında yer alır. Boğazın genişliği 33 ila 95 kilometre arasında değişmekte ve hem petrol hem doğal gaz taşımacılığında hayati rol oynamaktadır.
Körfez bölgesindeki en büyük petrol ihracatçıları olan Suudi Arabistan, Kuveyt, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi ülkelerin dünya pazarlarına açılmak için geçmek zorunda oldukları tek deniz kapısıdır.
Hürmüz Boğazı’nın stratejik önemi nedir?
Hürmüz Boğazı’nın önemi, sadece coğrafi konumu ile değil, aynı zamanda küresel enerji arzı üzerindeki etkisiyle de ölçülür. Dünya genelinde deniz yoluyla taşınan ham petrolün yaklaşık %20’si bu boğazdan geçmektedir. Bu oran, küresel enerji dengesi açısından son derece yüksek ve kırılgan bir yapıya işaret eder.
Hürmüz Boğazı üzerinden taşınan günlük petrol miktarı, çoğu gelişmiş ve gelişmekte olan ülkenin enerji ihtiyacını doğrudan etkiler. Özellikle Asya ülkeleri (Çin, Hindistan, Japonya) ve Avrupa pazarı, bu güzergâha büyük ölçüde bağımlıdır.
Boğazın kapatılması ya da tehdit edilmesi, sadece bölgesel değil, küresel enerji fiyatlarında sert dalgalanmalara neden olabilir. Nitekim 2025 yılı Haziran ayında yaşanan son krizle birlikte petrol fiyatları 60 dolardan 76 dolara kadar yükselmiştir.
İran Hürmüz Boğazı’nı kapatabilir mi?
İran, boğazın kuzey kıyısında geniş bir sınır hattına sahiptir ve donanmasıyla bölgeyi doğrudan kontrol altında tutabilecek kapasitededir. Geçmişte de defalarca “Gerekirse Hürmüz Boğazı’nı kapatırız” açıklamalarıyla dünya piyasalarına gözdağı vermiştir.
Hürmüz Boğazı’nın kapatılması sadece ekonomik değil, askeri ve jeopolitik bir kriz anlamına gelir. Bu tür bir adım, bölgedeki Amerikan üslerini, Körfez ülkelerini ve dolaylı olarak NATO’yu harekete geçirebilir. Bu nedenle boğazın kapatılması, İran için de ciddi bir riski beraberinde getirecektir.
İran-İsrail savaşı Hürmüz Boğazı’nı nasıl etkiler?
12 Haziran 2025’te başlayan ve halen devam eden İran-İsrail çatışması, Hürmüz Boğazı’na yönelik stratejik endişeleri artırmıştır. İran’ın doğrudan saldırıya uğraması ve savaşın tırmanması hâlinde, Tahran yönetiminin boğazı askeri kontrol altına alması veya geçici süreyle kapatması ihtimali masada.
Bu ihtimal bile, enerji piyasalarında büyük dalgalanmalara yol açmıştır. Petrol ve doğal gaz fiyatları kısa sürede artış göstermiş, Asya borsaları da düşüşe geçmiştir. Savaşın daha da genişlemesi durumunda, Hürmüz Boğazı’nda uluslararası deniz taşımacılığı ciddi risk altına girebilir.
Türkiye Hürmüz Boğazı krizinden nasıl etkilenir?
Türkiye, doğrudan Hürmüz Boğazı’ndan ham petrol tedarik etmese de, Basra çıkışlı petrolün önemli bir kısmı Hürmüz üzerinden Türkiye’ye ulaşıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Hürmüz’ü geçerek gelen petrol Türkiye ithalatının %20’sini oluşturuyor. Bunun ikame edilmesi şart” açıklamasını yaparak, durumun ciddiyetine dikkat çekmiştir.
Ayrıca Türkiye, İran’dan petrol alımını 2019 yılında durdurmuş durumda. Ancak doğal gaz ithalatı hâlen devam ediyor. Hürmüz Boğazı’nın kapatılması, gaz ticaretini doğrudan etkilemese de, küresel fiyatların artışı nedeniyle Türkiye’nin enerji faturasında yükselme yaşanabilir.
Hürmüz Boğazı açık kalmazsa ne olur?
Eğer Hürmüz Boğazı uzun süreli olarak kapatılırsa:
- Petrol fiyatları 100 doları aşabilir
- Asya pazarlarına enerji tedariki kesintiye uğrar
- Avrupa ülkeleri alternatif rotalara yönelmek zorunda kalır
- Türkiye gibi ithalatçı ülkeler için enerji maliyetleri artar
- Körfez ülkelerinin ekonomileri büyük zarar görür
- ABD ve müttefikleri, deniz yolu güvenliği için askeri müdahale planlayabilir
Bu senaryo, sadece ekonomik değil, jeopolitik krizlerin de tetikleyicisi olabilir.
Hürmüz Boğazı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Hürmüz Boğazı nerede?
Hürmüz Boğazı, İran ile Umman arasında yer alır ve Basra Körfezi ile Umman Körfezi’ni birbirine bağlar.
Hürmüz Boğazı neden bu kadar önemli?
Dünya petrolünün yaklaşık %20’si bu boğazdan geçer. Ayrıca doğal gaz taşımacılığı için de kritik bir geçiş noktasıdır.
İran boğazı kapatabilir mi?
Askeri olarak bu kapasiteye sahiptir. Ancak bu, uluslararası bir çatışmayı tetikleyebilir ve İran için de büyük sonuçlar doğurur.
İsrail-İran savaşı boğazı nasıl etkiler?
Savaş büyürse, İran’ın boğaz üzerindeki kontrolü artabilir. Bu da petrol akışını kesintiye uğratabilir ve küresel enerji krizine neden olabilir.
Türkiye bu krizden nasıl etkilenir?
Petrol fiyatlarındaki artış Türkiye’nin enerji ithalat maliyetlerini yükseltir. Doğrudan enerji arzı etkilenmese de ekonomik dengeler sarsılabilir.