23 kez görüntülendi.

Bahçeli, geçtiğimiz haftalarda yaptığı 'Öcalan' çağrısı ile ilgili "22 Ekim tarihinde ne dediysek onun arkasındayız. İmralı ile DEM grubu arasındaki yüz yüze temas olmalıdır." ifadelerini kullandı.

devlet bahçeli 26

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklamalarda bulundu.

ABD Başkanı Biden’a tepki gösteren Bahçeli “Aldığı kararlar sakattır. Başkanlık devir teslim törenini beklemeden görevi bırakmalıdır. Dünyanın tamamı korku tünelindedir.” dedi. Bahçeli ayrıca son gelişmelerdeki tehlikeye dikkat çekerek “Putin’in söylemi 3. dünya savaşı ihtimalini gün ışığına taşımıştır.” şeklinde konuştu.

Bahçeli’nin açıklamaları şu şekilde:

Aziz dava arkadaşlarım, saygıdeğer misafirler, basınımızın temsilcileri, hepinizi hürmetle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımızı selamlıyorum.

Muzaffer olduğu kadar nice haksızlığa uğramış soylu medeniyetin varisleri olarak milli ülkülerimizi müdafaa kararlılığımız aksamamalıdır. En küçük ayrıntı devasa badirelere neden olacaktır. Kudretli olduğumuz dönemlerde ayağımızın altına halı gibi serilen kıtaların, yorgun ve zayıf düştüğümüzde nasıl da iki ucu keskin bıçağa dönüştüğü iyi bilinmekte. Hayat boşluk kaldırmaz tarih ise zafiyet kabul etmez.

Kırılgan bir devletin zorlu sınamalarda kazasız belasız çıkması kolay değildir. Türkiye’miz sistem sorununu restorasyon hamleleri ile çözmüş cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile taçlandırmıştır. Moral üstünlüğünü de takviye etmiştir.

“Durum Ciddi ve Kritiktir”

Nükleer savaş sistemin çöküş alarmıdır. Durum ciddi ve kritiktir. Füzelerin ateşlendiği, nükleer başlıklı füzelerin bekletildiği karanlık görüş açımıza perde çekmiştir. Ne tarafa dönsek kanlı boğuşma sahneleri göze çarpmakta. Uluslararası sistem iflas bayrağını çekmiştir. Dünya ölümcül meydan okumaların sahnesine, kanlı vuruşmaların sahasına dönüşmüştür. Askeri basınçtaki yükseliş patlama seviyesine ulaşmıştır. Şiddetin pek çok varyantı tedavüle çıkmıştır. Türkiye hazır olmalıdır.

“3 Yıl İçinde Çatışmalar Yüzde 65 Attı”

Genişleyen çatışma sarmalı dünyayı kasıp kavurmaktadır. 3 yıl içinde dünya genelinde çatışmalar yüzde 65 artmıştır, çatışmalardan etkilenen coğrafi alanlar yüzde 2.8’den yüzde 4.6’ya çıkmıştır. Hayatını kaybedenlerin sayısı yüzde 29 yükseliş kaydetti. 27 ülkede risk düzeyi yoğunlaşmıştır. Afrika’nın yüzde 10’u çatışma bölgesidir.

“3. Dünya Savaşı İhtimali Gün Işığına Taşındı”

Ukrayna Rusya savaşı ile gerilim atmosferinin günden güne mesafe alması, batının Rusya’nın vurulmasına verdiği onay ve Rusya’nın cevabı kabus senaryolarını aktive etmiştir. Putin’in imzaladığı nükleer doktrini Biden’ın Ukrayna’ya verilen izinden sonra onayladığı ortadadır. Dünyanın tamamı korku tünelindedir. Putin’in söylemi 3. dünya savaşı ihtimalini gün ışığına taşımıştır. Geçen yüzyılda yaşanan 2 dünya savaşlarının en ağır sonuçları ile yüzleşen Türk milletidir. Barışı sağlamak, müzakere arayışında olmak stratejik önceliğimiz olmalıdır.

“Maceraya Atılmak Milli Güvenliğimizi Riske Atar”

Cumhurbaşkanımızın Putin ile telefon görüşmesi Türkiye’nin ahlaki duruşunun yanında barışsever millet olduğumuzu belgelemiştir. Birilerinin dolduruşuna gelerek maceraya atılmak milli güvenliğimizi riske atacaktır. Kimseden korkumuz yoktur ancak barışı canlı tutmak varken savaş diline müracaat etmek, fason kahramanlık taslamak devlet aklı ile, tarih şuuru ile bağdaşmaz.

İlginizi çekebilir!  Özel'den Erdoğan ve Kılıçdaroğlu Görüşmelerine İlişkin Açıklama

“Biden Devir Teslimini Beklemeden Görevi Bırakmalı”

Biden’ın aldığı kararlar sakattır. Başkanlık devir teslim töreni beklemeden insanlığı ateşe atmak için fırsat kollayan Biden’ın bir an önce ayrılması dünya barışı için muazzam bir hizmet olarak tarihe geçecektir. Hesaplaşmanın adresi bellidir, herkesin gözü üstümüzdedir. Alacağımız kararlar bölgesel akışı değiştirebilecektir. Türkiye dünyanın kemer taşıdır. Bu taş oynatılırsa gök kubbe herkesin başına yıkılacaktır.

Türk ve Türkiye yüzyılı vizyonu için mücadelemizin menzile ulaşması için emek ve zaman harcayacağız. Cansa ihtiyaç olunan canımızı da severek bu uğurda feda edeceğiz. Yolumuzdan dönmeyeceğiz, davamızdan sapmayacağız. Coğrafyalar yanarken milli barışımıza ateş açanların uşaklarını yerle bir edeceğiz. Gün kısır çekişmelerin günü değildir. Gün kenetlenme günüdür.

Geçmiş olmadan gelecekten bahsedilmesi akıl karı değildir. Kızılelma rotasından ilerlemek milli ülküdür, ant olsun vakti geldiğinde gerçekleşecektir. Cihan yıkılsa da bizim cephemiz yıkılmayacaktır.

“Caniyahu İçin Verilen Tutuklama Kararı Umut Verici”

Geçen haftanın umut verici gelişmelerinden biri İsrail başbakanı ‘Caniyahu’ için verilen tutuklama kararıdır. ‘Caniyahu’ köşeye sıkışmış ve sonu görülmüştür. İsrail’de soykırıma karışanlar her masum kanın hesabını verecektir.

“Bunların Arkasında Duranlar Suç Ortağıdır”

Bu kararın yükümlülüğünden hiçbir ülke kaçamaz. ‘Caniyahu’ ile eski savunma bakanının uluslararası ceza mahkemesine taraf olan herhangi bir ülkeye gittiğinde tutuklanması gerekir. Çember daralmış, akıbet netleşmiştir. Soykırım suçlarından hesap sorulması sabır meselesidir. Bunlar azılı suçludur, bunların arkasında duranlar da suçlarına ortaktır. İnsanlık suçlarının en ağırı Gazze’de yaşanmıştır. BM sözleşmesinde belirtilen suçlar ile Cenevre savaş suçları sözleşmesinde savaş suçu olarak açıklanan suçlarda ‘Caniyahu’ ve savunma bakanının kaçışı söz konusu değildir.

“Tarihi Mücadelemizi Onurluca Sürdürmeliyiz”

Küresel siyaset denklemi yeni baştan kuruluyorken kabuğumuza çekilmemiz bir anlam taşımaz. Sözü dinlenen, ne diyeceği merak edilen bir Türkiye’nin yol haritası yeni baştan çizilen dünyada muhkem bir mevki olmalıdır. Türk ve Türkiye yüzyılı hedeflerini gerçekleştirmeliyiz. Siyasi hüllelerden ne kadar uzaklaşmamız gerekiyorsa o kadar uzağa gitmeliyiz. İnsanımızın arasına duvar örenleri hayatımızdan çekip çıkarmalıyız. Türkiye ve Türk milletinin tarihi mücadelesini onurluca sürdürmeliyiz.

“Terörü Gündemimizden Tamamıyla Çıkarmalıyız”

Kürdü Türk’ten ayırmak dünyayı güneş sisteminden ayırmak kadar imkansız ve deli saçmasıdır. Geleceğimiz birdir, el ele verip gönüllerimizi yoğurarak terörü gündemimizden tamamıyla çıkarmalıyız. Kandil’de demlenenler bir karar vermeli. Bölücü örgütlerden yana mı yoksa kader ortaklığından yana mısınız? MHP her sözünün arkasındadır. 22 Ekim tarihinde ne dediysek onun arkasındayız. İmralı ile DEM grubu arasındaki yüz yüze temas olmalıdır.

İlginizi çekebilir!  Bahçeli: “Deprem üzerinden fitne yapanlar birer birer boşa çıkartıldı”

Görüşlerimizden kesinlikle vazgeçmeliyiz. TV’de yuvalanan MHP düşmanlarını, yorumcu müsveddelerini, Halk TV başta olmak üzere medya organlarını ve patronlarını tek tek not aldığımızı, zamanı geldiğinde burunlarından fitil fitil getireceğimizi, tenhadaki özürlerinin kabul edilmeyeceğini duyuruyorum. Asılsız konuşanların, sahibinin sesini aktaranların alınlarını karışlarız.

“Yeterince Çile Çekildi, Silah Seçenek Değil”

Terör çıkmaz sokaktır. Kürt kardeşlerimizin terör örgütleri ile ne ilgisi ne ilişkisi vardır. Yeterince çile çekildi, yeterince acı yaşandı. Silah seçenek değil, kucaklayıcı siyaset hedefimizdir. Yoksulluk kader zenginlik hedefimizdir.

“Kürdistan Diye Bir Yer Yoktur”

Ahmet Davutoğlu’nun konuşması bizi son derece rahatsız etmiştir. Sayın Davutoğlu, bu iddia ve ifadelerinin hiçbir ahlaki yanı olmadığı gibi baştan ayağa sakattır. Türkiye’de eşitlik verilmiştir. Kürdistan diye bir yer yoktur. Bu ağız sipariş almış bir ağızdır ve son derece sakıncalıdır. Yolumuzda kararlı şekilde yürüyeceğiz. Çatlak sesler ne yazık ki çoğalmakta. CHP başkanının DEM ortakları ile katıldığı toplantıda mezhep kışkırtması aymazlıktır, art niyetliliktir. Utanmadan sıkılmadan şuur kepenklerini indirmiş halde rejimi değiştirmekten bahsetmekte. Rejimi yani cumhuriyeti değiştirmeyi nasıl başaracaksın.

Darbe mi yapacaksın isyan mı çıkaracaksın. 101 yıllık rejimi nasıl ve hangi yürekle tasfiye edeceksin? 22 yıllık iktidarı sürekli eleştirip neden iktidar olamadıklarını analiz edemeyen üç beş belediye başkanının haklı olarak görevden uzaklaştırılmasını yanlış yorumlayan CHP iflah olmaz derecede çarpık ve hastalıklıdır. Disiplinsizlik yapan teğmenleri savundukları kadar terörle mücadeleyi savunmayan bugünkü CHP’dir.

Camiyi, cemevini bilmeyen bugünkü işbirlikçi CHP’dir. Mavi vatana masal diyen köksüzlerin çatı örgütü CHP’dir. Terör örgütü yandaşlarını partiye doldurup bazı başkanların geçici olarak görevden uzaklaştırılmasını halkın cezalandırılması olarak değerlendiren demlenerek ayağa düşmüş CHP’dir. Mahkemeye giderler kendilerini iftiralarla müdafaa ederler. MHP, 85 milyonu eşit gören kardeşlik bilincine sahiptir.

Biz hazırız, ayağımıza pranga vurmak isteyenleri yıkıp geçeceğiz. Neoliberal tehditleri aşacağız.

Kerkük Türk’tür; Irak, Türkmenlerin de sonuna kadar yurdudur.

Siyaset alanındaki gelişmeleri takip etmek için hemen tıklayın!

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.