Deniz İSTİKBAL – 10 Eylül 2025
8 Eylül 2025’te yeni Orta Vadeli Program (2026-2028) açıklandı. Gelecek üç yıla dair kamunun tahmin, hedef ve yapmayı planladığı reformları içeren yeni program Haziran 2023’te yönetime gelen ekonomi ekibinin üçüncü OVP çalışması şeklinde öne çıkıyor. Son iki OVP özelinde birçok hedef ve tahmin ortaya kondu ancak veri bazında istenilen başarının sağlanamadığını söylemek mümkün. Özellikle enflasyon tahminleri açısından ortaya konan veriler tutturulamadı. Eylül 2023’te açıklanan OVP’de yüzde 17 olarak tahmin edilen 2025 yıl sonu enflasyonu yeni OVP’de yüzde 28,5 şeklinde açıklandı.
Benzer şekilde 2026’da enflasyon tek hane olarak tahmin edilirken yeni OVP’de yüzde 16 şeklinde veriler arasında yer alıyor. Buradan hareketle OVP tahminleriyle gerçekleşmeler arasında fark olduğunu ve şartlara göre revizyonlar yapıldığı anlaşılıyor. Fakat enflasyon meselesi 2021-2025 dönemi içerisinde kamunun mücadele ettiğini söylediği bir mesele idi. Son 5 yıllık süreç içerisinde enflasyonla mücadelede istenilen başarının sağlanamadığı ve bunun da büyük çoğunlukla kamu harcamalarındaki artıştan kaynaklandığını söylemek mümkün. Sıkı para politikasına maliye politikası yeterince katkı verememiş ve enflasyon dünyadaki diğer örneklere kıyasla istenilen hızla düşmemiştir (Tablo 1).
TABLO 1. ORTA VADELİ PROGRAM (TRİLYON DOLAR)
TÜRKİYE | 2025 | 2026 | 2027 | 2028 |
Milli Gelir | 1,569 | 1,658 | 1,763 | 1,886 |
İhracat | 0,273 | 0,282 | 0,294 | 0,308 |
İthalat | 0,367 | 0,378 | 0,378 | 0,410 |
Toplam Devlet Geliri | 0,496 | 0,548 | 0,585 | 0,625 |
Kamu Vergi Geliri | 0,274 | 0,300 | 0,320 | 0,345 |
Turizm Geliri* | 64,0 | 68,0 | 71,0 | 75,0 |
Özelleştirme Geliri* | 0,532 | 3,96 | 1,38 | 0,558 |
Faiz Harcamaları* | 54,62 | 61,26 | 62,34 | 64,56 |
Kişi Başı Gelir** | 17.748 | 18.621 | 19.710 | 20.987 |
Enflasyon (%) | 28,5 | 16,0 | 9,0 | 8,0 |
Ortalama Kur | 39,4 | 46,6 | 50,7 | 53,8 |
Kaynak: T.C. Maliye ve Hazine Bakanlığı *Milyar Dolar **ABD Doları
OVP (2026-2028) gelecek üç yıla dair iktisadi reformları içermesi açısından da önem taşıyor. Burada dikkat çeken bir konu olarak özelleştirme gelirleri göze çarpıyor.2025-2028 dönemi için kamu 6,5 milyar dolarlık özelleştirme geliri bekliyor yani kamu elindeki KİT’lerden bazılarını özel sektöre devretmeye hazırlanıyor. Kamu İktisadi Teşebbüslerinin (KİT) toplamda yıllık 100 milyar dolarlık bir hacimde ekonomiye katkı sunduğu biliniyor.
Bu rakamdan hareketle KİT’lerdeki özelleştirmeler hem kamunun ekonomideki ağırlığını azaltması hem de verimliliği artırması için gerekli bir uygulama. Fakat programdaki hedeflerden daha fazlası yapılmalı ve vergi gelirlerindeki artışın önüne geçilmeli. Örneğin 2025’te kamu 274 milyar dolar vergi geliri beklerken 2028’de mevcut rakam 345 milyar dolara çıkıyor. Toplam ekonomik büyüme 2025-2028 arasında yüzde 20 iken bu rakam vergi gelirlerinde yüzde 26 oluyor. Benzer bir durum genel devlet gelirlerinde görülüyor. Toplam iktisadi büyüme yüzde 20 iken kamunun gelirleri toplamda dolar bazlı yüzde 26 yükseliyor (Tablo 1).
OVP’de yer alan diğer tahminler incelendiğinde kamu harcamalarında ciddi bir artış göze çarpıyor. Bu artış 5,3 milyona erişmiş toplam kamu istihdamını daha yüksek seviyelere taşırken devletin borçlanma ihtiyacını da artırabilir. 2025-2028 döneminde bu ve daha farklı nedenlerle 240 milyar dolarlık faiz harcaması gerçekleştirecek. Bu rakam Türkiye’nin hem AR-GE hem de savunma harcamalarının toplamından daha büyük bir finansal gider (Tablo 1). Toplam milli gelirin ise artış eğilimini sürdürüyor olması ve Türkiye’nin küresel ekonomiden aldığı payı yüzde 1,21’den program sonunda yüzde 1,41’e çıkaracak olması pozitif şekilde değerlendirilebilir. Ancak kamu tarafından bir verimlilik reformuna ihtiyaç olduğu ve bunun kısa vadede hayata geçirilmesi gerekliliği hala bir realite olarak ortaya bulunuyor.
TABLO 2. 2028’DE MİLLİ GELİR SIRALAMASI (TRİLYON DOLAR)
SIRALAMA | ÜLKE | MİLLİ GELİR | KİŞİ BAŞI GELİR* |
1. | ABD | 34,345 | 98.547 |
2. | Çin | 23,102 | 16.558 |
3. | Hindistan | 5,584 | 3.743 |
4. | Almanya | 5,251 | 61.734 |
5. | Japonya | 4,708 | 38.812 |
10. | Brezilya | 2,414 | 11.208 |
11. | Rusya | 2,227 | 15.447 |
12. | İspanya | 2,037 | 39.726 |
13. | Güney Kore | 1,999 | 38.849 |
14. | Avusturalya | 1,995 | 70.143 |
15. | Meksika | 1,959 | 14.370 |
16. | Türkiye | 1,886 | 20.987 |
17. | Endonezya | 1,779 | 6.082 |
18. | Hollanda | 1,416 | 77.371 |
19. | Suudi Arabistan | 1,242 | 32.518 |
20. | Polonya | 1,167 | 32.112 |
Kaynak: IMF ve OVP (2026-2028) *ABD Doları
OVP’nin son tahmin yılı olan 2028’de Türkiye’nin milli gelir ve kişi başı gelir açısından diğer ülkelerle karşılaştırılması daha iyi şekilde sürecin analiz edilmesine katkı sunabilir. IMF’nin tahminleri ve OVP’deki veriler birlikte incelendiğinde Türkiye’nin program sonunda 16. büyük ekonomi olacağı anlaşılıyor. 1,88 trilyon dolarlık milli geliriyle Türkiye’nin yüksek gelirli ülke statüsünü sağlamlaştırması ve Meksika, Avusturalya, İspanya ve Güney Kore gibi ülkelerle rekabet edebilir hale gelmesi bekleniyor.
Ancak kişi başı gelir açısından Meksika hariç kendi klasmanında yer alan hiçbir ülkeyi Türkiye geride bırakamıyor. Nüfusa oranla Güney Kore, İspanya ve Avusturalya Türkiye’nin gerisinde yer alıyorlar. Fakat Türkiye hem daha genç bir nüfusa sahip hem de sanayide daha büyük ölçekli üretim kapasitesine sahip. Bu nedenle OVP’de yer alan reformların daha hızlı şekilde öncelikle kamu sektörünü içerecek şekilde ele alınması ardından özel sektöre yön gösterilmesi gerekiyor.