Malazgirt’ten Dumlupınar’a

haydar as çiftçi

Haydar AS – 28 Ağustos 2024

 

Aylardan Ağustos, günlerden Cuma
Gün doğmadan evvel iklim-i Rum’a
Bozkurt’lar ordusu geçti hücuma

Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah.. Bismillah.. Allahüekber..

Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu
Ardında Oğuz’un elli bin Tuğu
Andırır Altay’dan kopan bir çığı

Budur, Peygamberin övdüğü Türkler
Ya Allah.. Bismillah.. Allahüekber..

Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’ nun dizelere döktüğü Ağustos 1071’de Sultan Alparslan komutasında bu toprakların bizlere Vatan olmasının ilk zaferi olan Malazgirt Zaferi ile başlayıp 30 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal Atatürk komutasında Dumlupınar zaferiyle taçlandırdığımız Büyük taarruz ile sonuçlanan Türk’ün zaferleri, Ağustos ayını “zaferler Ayı” olarak anmamızın haklı gururunu bizlere yaşatmaktadır.

Ağustos ayında bu iki büyük zaferin arasına denk gelen diğer zaferlerimiz;

1461’de Trabzon, 1473 yılında Otlukbeli, 1514 senesinde Çaldıran, 1516’da Mercidabık, 1519’da Cezayir, 1521’de Belgrad, 1526’da Mohaç, 1543’te Estergon ve Nice, 1551’de Trablusgarp, 1571’de Kıbrıs, 1635’te Revan, 1645’te Hanya-Girit, 1915’te Anafartalar

Türk ve Dünya Tarihinde derin izler bırakan iki zaferimiz elbette ki Malazgirt zaferi ve Dumlupınar zaferidir.

Bu zaferler Milli birlik ve beraberliğimizin en güçlü nişanesi olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.

1071’de “geldik” dediğimiz Malazgirt Zaferimiz ve 1922’de “gitmiyoruz” dediğimiz Dumlupınar Zaferimizle, Anadolu’nun sonsuza dek Türk vatanı olarak kalacağını tüm dünyaya ilan etmişizdir…

Bu kutlu zaferler aynı zamanda Türk milletinin kararlılığını ve mücadele azmini tüm dünyaya göstermiştir.

O günden bugüne kadar Türk milletinin bu kararlı duruşunu bilmeyen gafiller olmuşsa da hepsi nasibine düşen mücadele karşısında hezimete uğrayarak büyük Türk milleti önünde diz çökmeye devam etmektedirler.

Atalarımızın bizlere miras bıraktığı bu kutlu vatana göz diken her kim olmuşsa misliyle karşılığını alarak hadleri bildirilmiş ve bildirilmeye devam edeceğinden en ufak bir şüphemiz yoktur evvel Allah.

Özellikle son günlerde, iki büyük zaferi ayırma ve ayrıştırma gayreti içine girip fitne ateşi yakmak isteyen bazı gafiller şunu iyi bilsinler ki, her iki zaferde Türk’ün var oluş mücadelesinin sonucudur ve her iki zaferde Türk’ün güçlü iradesi sayesinde kazanılmıştır.

Bu vesile ile, Malazgirt zaferinin 953’ üncü yıl dönümünde Sultan Alparslan ve kahraman askerlerini, 30 Ağustos zaferinin 102’nci yıl dönümünde Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve bu topraklar için mücadele eden tüm aziz şehitlerimizi saygıyla, şükranla ve rahmetle anar, Türk vatanının sonsuza kadar var olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.

haydar as çiftçi

Haydar AS – 28 Ağustos 2024

 

Aylardan Ağustos, günlerden Cuma
Gün doğmadan evvel iklim-i Rum’a
Bozkurt’lar ordusu geçti hücuma

Yeni bir şevk ile gürledi gökler
Ya Allah.. Bismillah.. Allahüekber..

Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu
Ardında Oğuz’un elli bin Tuğu
Andırır Altay’dan kopan bir çığı

Budur, Peygamberin övdüğü Türkler
Ya Allah.. Bismillah.. Allahüekber..

Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’ nun dizelere döktüğü Ağustos 1071’de Sultan Alparslan komutasında bu toprakların bizlere Vatan olmasının ilk zaferi olan Malazgirt Zaferi ile başlayıp 30 Ağustos 1922’de Mustafa Kemal Atatürk komutasında Dumlupınar zaferiyle taçlandırdığımız Büyük taarruz ile sonuçlanan Türk’ün zaferleri, Ağustos ayını “zaferler Ayı” olarak anmamızın haklı gururunu bizlere yaşatmaktadır.

Ağustos ayında bu iki büyük zaferin arasına denk gelen diğer zaferlerimiz;

1461’de Trabzon, 1473 yılında Otlukbeli, 1514 senesinde Çaldıran, 1516’da Mercidabık, 1519’da Cezayir, 1521’de Belgrad, 1526’da Mohaç, 1543’te Estergon ve Nice, 1551’de Trablusgarp, 1571’de Kıbrıs, 1635’te Revan, 1645’te Hanya-Girit, 1915’te Anafartalar

Türk ve Dünya Tarihinde derin izler bırakan iki zaferimiz elbette ki Malazgirt zaferi ve Dumlupınar zaferidir.

Bu zaferler Milli birlik ve beraberliğimizin en güçlü nişanesi olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.

1071’de “geldik” dediğimiz Malazgirt Zaferimiz ve 1922’de “gitmiyoruz” dediğimiz Dumlupınar Zaferimizle, Anadolu’nun sonsuza dek Türk vatanı olarak kalacağını tüm dünyaya ilan etmişizdir…

Bu kutlu zaferler aynı zamanda Türk milletinin kararlılığını ve mücadele azmini tüm dünyaya göstermiştir.

O günden bugüne kadar Türk milletinin bu kararlı duruşunu bilmeyen gafiller olmuşsa da hepsi nasibine düşen mücadele karşısında hezimete uğrayarak büyük Türk milleti önünde diz çökmeye devam etmektedirler.

Atalarımızın bizlere miras bıraktığı bu kutlu vatana göz diken her kim olmuşsa misliyle karşılığını alarak hadleri bildirilmiş ve bildirilmeye devam edeceğinden en ufak bir şüphemiz yoktur evvel Allah.

Özellikle son günlerde, iki büyük zaferi ayırma ve ayrıştırma gayreti içine girip fitne ateşi yakmak isteyen bazı gafiller şunu iyi bilsinler ki, her iki zaferde Türk’ün var oluş mücadelesinin sonucudur ve her iki zaferde Türk’ün güçlü iradesi sayesinde kazanılmıştır.

Bu vesile ile, Malazgirt zaferinin 953’ üncü yıl dönümünde Sultan Alparslan ve kahraman askerlerini, 30 Ağustos zaferinin 102’nci yıl dönümünde Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını ve bu topraklar için mücadele eden tüm aziz şehitlerimizi saygıyla, şükranla ve rahmetle anar, Türk vatanının sonsuza kadar var olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.