bercan tutar bariz

Bercan TUTAR – 30 Ekim 2024

Ukrayna’da yolun sonu göründü

Kiev rejimi artık kazanma değil hayatta kalma mücadelesi veriyor

 

Batı dünyası Ukrayna’da havlu atmak üzere. Financial Times’ın haberine göre, Katar’ın aracılığıyla Moskova ve Kiev’in karşılıklı olarak enerji altyapısına yönelik saldırıları durdurma amacıyla ‘ön görüşmeler’ başlatması burnundan kıl aldırmayan ve “Putin kaybedene kadar bu savaşı destekleyeceğiz” diyen Amerikan yönetiminin yelkenleri indirmesinin işareti olarak okunuyor. Gazetedeki haber analizde görüşlerine başvurulan Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu, daha önce Türkiye’nin, enerji ve nükleer enerji tesislerine saldırılmaması ve Karadeniz’deki ticaret gemilerinin korunması yönünde bir teklif sunduğunu hatırlatarak “Biz bu teklife olumlu yanıt vermiştik” diyerek hem yeni görüşmeleri doğruladı hem yeni görüşmelerde de pozitif bir tutum içinde olduklarının altını çizdi.

Rusya karşıtlığında en fanatik aktörü temsil eden ve daha önceki Ukrayna-Rusya ateşkes görüşmelerini baltalayan İngiltere’nin en etkili ideolojik aygıtlarından The Economist ise “Ukrayna artık kazanma değil hayatta kalma mücadelesi veriyor” başlıklı haberinde bir bakıma Batı dünyasının Ukrayna’daki hezimetini ilan ediyor.

Çünkü Batılı propaganda ile de artık yenilgi örtülemeyecek kadar belirgin hale gelmiş durumda. Zira ABD artık Ukrayna’ya ciddi riskler almadan askeri yardım sağlayamayacak konumda. Dergiye konuşan bir ABD yetkilisi yaşadıkları fiyaskoyu şu sözlerle ifade etmiş: “ABD’nin Ukrayna’ya verebilecek çok az şeyi kaldı. Başka yerlerde ciddi riskler almadan yardım yapamayacak konumda bir ABD var karşımızda…” ifade edildi.

Yani Amerikalı yetkili bir bakıma lisanı hal ile “kazanılamayacak savaş konumundaki Ukrayna’ya yoğunlaşırsak Tayvan ve Ortadoğu’daki hezimetlerimiz daha da büyüyecek” demeye çalışıyor.

Ukrayna’nın kazanma şansı zaten yoktu. Batı adına Rusya’ya karşı kazanamayacağı bir mücadeleye girişen Kiev rejimi şimdi zaferden çok hayatta kalma mücadelesi veriyor. ABD ve Avrupa tarafından jeo-politik intihara sürüklenen Ukrayna’da halk da gerçeği görüyor. Cephedeki askerler firar ediyor. Gençler zorla silahaltına alınıyor. Okullardan ve eğlence mekânlarından gençler yaka paça gözaltına alınarak zorla askere götürülüyor. Geçen yıl savaş alanındaki artan kayıpları telafi etmek için Kiev, askerlik yaşını 27’den 25’e düşürdü ve asker kaçaklarına verilen cezaları artırdı.

İlginizi çekebilir!  CIA'in yeni 'stajyer casus' konsepti

Ukrayna Milletvekili Anna Skorokhod geçen hafta yaptığı açıklamada Rusya ile yaşanan çatışmalar sırasında 100 binden fazla Ukraynalı askerin firar ettiğini veya asker kaçağı olduğunu söyledi. Asker açığı büyüyen Ukrayna’da cephede artan kayıplar nedeniyle şu an acilen 160 bin ek askere ihtiyaç var.

Ne var ki Ukraynalı kıdemli subaylar cepheden çok uzaktayken ön siperlerde askere alınan acemi erler gönderiliyor. Bir bakıma Yahudi Vladimir Zelenski ve yine Yahudi kökenli savaş kabinesi aslında adı konulmayan bir Rus ve Ukraynalı soykırımı yapıyor. Kuzen olan Ukraynalı gençlerle Ruslar, ABD’nin ve uluslararası Siyonist-Evanjelik lobinin çıkarları için birbirinin kanını dökmeye zorlanıyor.

Bu gerçeği en başından beri gören ve bilen Rus lider Vladimir Putin, ABD’nin istediği şekilde ölümcül bir savaşa girişmedi. Ukrayna savaşını ‘askeri operasyon’ olarak niteledi ve bu kodlarla hareket edip sivil halka ve şehirlere olabildiğince az zarar vermeye çalıştı.

Moskova’nın hedefi Ukrayna halkı değil Kiev’deki Batı kuklası rejim oldu. Bu sabır gerektiren yıpratma savaşında ibre artık tamamen Moskova’dan yana görünüyor. Batı’nın bir kirli planı daha çökertiliyor.

İşte bu yüzden Zelenski’nin açıkladığı ‘zafer planları’ bir komedyenin sahnede yaptığı şakaları aratmayacak şekilde Batı’da gülüşmelere neden oluyor.

Zelenski’nin 3 maddeli zafer planında ilk şart çatışma devam ederken bile Ukrayna’nın NATO’ya katılmak için derhal bir davet alması gerektiğiydi. Kiev’in en büyük destekçisi Almanya bunun mümkün olmadığını söyledi. İlk soğuk duşunu Berlin’den alan Zelenski’nin ikinci şartı ise Rusya topraklarına saldırı için gerekli silahların Batı tarafından sağlanması.

Zelenski’nin önerdiği Rusya içindeki hedefler arasında Tambov, Kazan ve Perm’deki Rus mühimmat fabrikaları, havaalanları, komuta merkezleri, FSB tesisleri, St. Petersburg ve Moskova’dakiler de dahil olmak üzere askeri-endüstriyel kompleks tesisleri yer alıyor.

İlginizi çekebilir!  Rusya, Ukrayna’da birden fazla bölgeye saldırdı: 5 ölü

Zelenski’nin bu talebine de ilk itiraz ABD’den geldi. Çünkü ABD, böyle bir gelişmeye Moskova’nın tepkisinin sert olacağını ve bunu kontrol edemeyeceğini iyi biliyor.

Zelenski’nin ‘zafer planı’nın üçüncü ayağı ise Batı’yı doğrudan savaşa dâhil etmeyi içeriyor. Buna da ilk itiraz bizzat NATO’dan geldi. Çünkü NATO silahlarının Ukrayna’da Rusya’yı durduramayacağı görüldü. Zaten de facto olarak Zelenski değil NATO Ukrayna’da Rusya ile savaşıyor.

Hiçbir şartı kabul edilmeyen ve artık talepleri Batı’da alay konusu olmaya başlayan Zelenski için yolun sonu görünüyor. Zelenski son kozunu Ukrayna’yı Batı’ya satmaya çalışarak oynadı. Son çağrısında Batı Avrupa ve ABD’yi Ukrayna’nın mineral çıkarma tesislerine yatırım yapmaya ve ülkeyi ekonomik olarak sömürmeye davet etti. Bu, Batı’yı bir şekilde finansal olarak ülkeyi sömürmeye davettir. Çünkü şu anda Ukrayna gelir elde edemediği için sadece fon tüketiyor ve bu nedenle ülkenin mal varlıklarını Batı’ya satmaya çalışıyor. Fakat fabrikaların her an elektriksiz kalması veya füzelerle vurulması ihtimalini unutuyor Zelenski. Bu riske rağmen kim Ukrayna’ya para döker. Cazip tekliflerle ABD’li ‘kovboyları’ çekmeyi umuyor.

Yabancı yatırımcılarla zafer kanacağını zanneden Zelenski için en önemli sorun var. Onları nerede bulacak? Bulsa nasıl ikna edecek? Zelenski için Batılı yatırımcıları da tıpkı Ukraynalı gençler gibi yaka paça gözaltına alıp cepheye sürmekten başka yol yok.

Hâsılı kelam Ukrayna için kendi gençleri bile ölümü göze alamazken Batılılar neden alsın? Zaten en başından belliydi. Batı Ukrayna için asla ölmeye istekli değildi. Tek gayesi Ukrayna’yı kendi çıkarları için kurban etmekti. Etti de. Ancak istedikleri olmadı. Olan Ukrayna’ya ve Ukrayna halkına oldu. Ukrayna’da yolun sonu göründü. Batı’nın yüz çevirdiği Kiev rejimi artık kazanma değil hayatta kalma mücadelesi veriyor.

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.