WOTTV E-DERGİ
DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22380441,09%
Kissenger’in Günahlarından Şikayet Eden Obama ‘Masum’ Olsa Bari

Kissenger’in Günahlarından Şikayet Eden Obama ‘Masum’ Olsa Bari

4 Aralık 2023 16:07
Kissenger’in Günahlarından Şikayet Eden Obama ‘Masum’ Olsa Bari
0

BEĞENDİM

Prof.Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, Aralık 2023

XX’nci yüzyılın ikinci yarısında ABD’nin dış politikasına ve dünyadaki yansımasına damga vuran Henry Kissenger 30 Kasım 2023’te tam 100 yaşında öldüğünde “Kör ölür, badem gözlü olur!” denileceği yerde arkasından intizar edenlerin haddi hesabı yok. Bunlardan biri de 2009-2017 döneminin ABD Başkanı Obama olup, “Görevi sırasında zamanının önemli bir bölümünü Kissinger’ın bıraktığı dünyayı tamir etmekle geçirdiğini” ifade etmiş. Ya kendi günahları? Bu yazıda Obama döneminde Kissinger’i aratmayan ABD’nin devam eden günahları ele alındı.

Obama Dönemindeki ABD’nin Günahlarından Bazıları

Irak işgalini “Haçlı Seferi”ne benzeten, tüm ülkelere “Güçlüyüm, o halde haklıyım!” diyerek ABD’nin imajını İslam ülkeleri nezdinde ciddi şekilde bozan George W. Bush’tan sonra Obama seçildiğinde, “Amerikan derin devleti, ABD’nin İslam ülkeleri ve Afrika’da bozulan imajını düzeltmek için bu seçimi yaptı!” diyenler olmuştu.  Ama hiç de öyle olmadığı anlaşıldı.

İngiltere ziyareti ve NATO zirvesinin ardından Türkiye ve bazı Arap ülkelerini ziyaret eden Obama, TBMM ve Mısır meclisinde yaptığı konuşmalarla sanki imaj düzeltmek ister gibiydi. Ama “Alışmış kudurmuştan beterdir!” sözü bir kez daha anlaşıldı. 2010’un sonlarında Tunus’ta patlayan ve ardından Arap ülkelerinde peş peşe başlayan “Arap Baharı” Obama döneminde yaşandı. Sosyal medyanın özel yönlendiriciler tarafından da işletildiği bu dönemde Tunus’u takiben Mısır, Libya ve Suriye’de büyük krizler çıktı. Libya’da mevcut Kaddafi yönetimi bizzat NATO’nun silahlı güçleriyle ortadan kaldırıldı. Çünkü Obama’nın ABD’si böyle istemişti.

Obama yönetiminin pek de rahatsız olmadığı Mısır Lideri Mübarek, ABD desteğiyle Gürcistan ve Ukrayna’daki “Turuncu Devrimleri” andıran sokak gösterileriyle gitti. Ardından İhvan hareketinin adayı Mursi, uzun süren bir seçim sürecinin ardından Cumhurbaşkanı seçildi. Ancak Mursi, Mübarek’in aksine daha işin başında İsrail’e verip veriştirmeye başlayınca, General Sisi tarafından devrildi. Demokrasi konusunda son derece duyarlı olduğunu ileri süren ABD’de Obama ve AB yönetimlerinin Sisi iktidarını bir alkışlamadıkları kaldı.

Suriye’nin “Arap Baharı”na. ABD’nin bu krizde epeydir rol oynadığı biliniyordu. Giderek güçlenen ve İsrail dışında komşularıyla ilişkileri düzelen Suriye’de de Arap Baharı hortlatıldı. Tam bir felaket yaşanan ülkede nüfusun en azından yarısı yerini yurdunu terk etti, en az üçte biri yurt dışına kaçtı. Ülkedeki iç savaşla altyapı büyük ölçüde harap oldu, en az üçte birine yakın kesiminde devletin yönetim kudreti dışında yönetimler var. Üstelik Bahar öncesi yeşeren “Demokrasi filizleri” de yok oldu. Bu da Obama’nın başkanlığı döneminde yaşandı.

Obama döneminde karıştırılan birdiğer ülke de Ukrayna’dır. 2013 yılı ikinci yarısında 2004-2005 döneminin Turuncu Devrimini andıran sokak gösterileri sonucu Şubat 2014’te Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç devrildi. Şiddetle kutuplaşan Ukrayna’da Kırım referandumla bağımsızlığını ilan edip ardından Rusya’ya ilhak etti. Ukrayna’nın doğusunda Rusya yanlısı ayrılıkçılarla Batı yanlısı yeni hükümet çatışmaya başladı. Şubat 2022’de Rusya, Ukrayna’ya girdi. Savaşta Ukrayna alt yapısı büyük ölçüde zarar gördü, milyonlarca insan yerini yurdunu terk etti. Bu felaketin başlangıcında gene Obama’nın günahları rol oynadı.

Obama döneminde ABD, İsrail’e 2009’dan itibaren Demir Kubbe ve diğer hava savunma sistemlerinin tesis ve idamesi için 3,4 milyar dolar finansman sağladı. Obama döneminde İsrail’le 2016’da imzalanan anlaşma gereği ABD, 10 yıl içinde İsrail’e 38 milyar dolarlık askeri yardım taahhüdünde de bulunuldu. George W. Bush’un başkanlığı döneminde 2007’de İsrail için onaylanan ve 2018’de sona eren askeri yardım paketi kapsamında yıllık 3,1 milyar dolar ödendi. 2016’da Obama döneminde yenilenen anlaşma ile yardım paketi yıllık 3,8 milyar dolara çıktı. Filistin’e ait topraklarda yasa dışı yeni yerleşim yerleri açtığı için sözde anlaşamadığı Netanyahu hükümetini daha da saldırgan hale getirdiği için Obama ne diyecektir?

Sonuç olarak günahları yüzünden Kissenger’in yatacak yeri olmayabilir. Ama Obama acaba kendi günahlarıyla nasıl yüzleşecek?

Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.