Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 29 Şubat 2024
Ocak 2024 sonlarına doğru ABD’nin Teksas eyaletinden “başkaldırı”yı anımsatan bir çıkış duyuldu. Teksas eyaleti, ABD Yüksek Mahkemesi’nin kararına rağmen, sınır çitlerini inşa etmeyi sürdürdü ve federal hükümetin sınır devriyesinin geçişine izin vermedi. “Komplo teorileri”ni andırdığı için Türk Kamuoyunda oldukça dikkat çeken bu konu ele alındı.
Teksas Eyaleti ile Federal Hükümet Arasındaki Anlaşmazlığın Aslı Nedir?
Okuyucular Trump döneminde Meksika sınırına, yasadışı girişlerin önlenmesi için duvar örme girişimini hatırlayacaklardır. 2016’da seçim kampanyasında verdiği sözü gecikerek de olsa tutarak, Pentagon’un askeri fonlarından aktarılan 3.6 milyar dolarla 2019’da duvar inşası başladı. O dönemde Trump’ın önerileri arasında göçmenlerin bacaklarına ateş edilmesi, duvara elektrik akımı, parmaklık, yılan ve timsahlarla dolu hendeklerle desteklenmesi de varmış.
Trump, duvar inşası maksadıyla ayrıca federal fonlardan ödenek tahsisi için “ulusal acil durum ilan” da ilan etmiş, ancak 2020’de buna karşı dava açan, içinde New York’un da bulunduğu 20 eyalet, “Ülkemizde halkımız için kullanılacak kaynakların yanlış yere kullanılmasına yol açacak!” diyerek ihtiyati tedbir kararı çıkartılmasını sağlamışlardı.
Bilindiği üzere Ocak 2021’de Biden yönetimindeki ve duvar karşıtı olan Demokratlar iktidara geldi. Ancak Meksika ile çok uzun sınırlara sahip Teksas, bu yasa dışı göçten rahatsız olan eyaletlerin başında gelmekteydi. Eyalet valilerinin de halk tarafından seçildiği ABD’de, seçilmiş Teksas Valisi Greg Abbott, Mart 2021’de başlattığı “Yalnız Yıldız Operasyonu” çerçevesinde sınıra yakın 48 ilçeyi kapsayan bölge için afet bildirgesi yayınladı. Hedef, ABD-Meksika sınırından yasa dışı geçişlerin önlenmesiydi.
Dikenli tel çekmek dahil radikal önlemleri içeren bu çalışma eyalet ile federal hükümet arasında gerginlik yarattı. Teksas eyaleti, federal hükümete bağlı Sınır Devriyesinin güney sınırının en yoğun noktalarından Shelby Park çevresine geçişine izin vermedi. Bunun üzerine olay mahkemeye taşındı ve 22 Ocak 2024’te ABD Yüksek Mahkemesi, Biden yönetiminin isteği doğrultusunda federal birimlerin dikenli telleri kesmelerine cevaz veren kararı verdi.
Bu gelişmenin ardından Teksas Eyalet Valisi Abbott, sosyal medya üzerinden konunun henüz bitmediğini, Teksas güvenlik birimleri de yine sosyal medya üzerinden daha çok dikenli tel inşa edildiğine dair görüntüleri paylaştı. Üstelik Teksas valisi direnişinde yalnız da değildi. Zira 25 Cumhuriyetçi eyaletin valisi 25 Ocak 2024’te Teksas’ın sınırı koruma mücadelesine destek veren bir bildiriyi imzaladılar. ‘Biden yönetiminin yasa dışı göçe karşı ülkeyi savunmasız bıraktığı ve eyaletlerin meşru müdafaa hakkının ABD Anayasası tarafından tanındığı” ileri sürülen bildiride, ABD Anayasasının 4. Maddesine atıfla, ABD’nin işgal gibi durumlarda tüm eyaletleri koruma mecburiyetini hatırlatarak, anayasaya göre “işgal gibi durumlarda eyaletlerin kendini koruma hakkı” olduğu ileri sürülmekteydi.
Teksas ve 25 Eyalet, Bağımsızlık Yanlısı mı?
Cumhuriyetçilerin yönettiği 25 eyaletin Teksas’a verdiği bu destek, artan ABD karşıtlığı sebebiyle Türkiye’de az da olsa “ABD’de isyan, ABD parçalanıyor!” şeklinde heyecan yarattı. Oysa destek, Teksas’ın yasadışı göçe engellemesi içindi. ABD anayasasına göre sadece Teksas eyaleti, referandum sonucu ayrılma hakkına sahiptir ve zaman zaman bazı marjinallerce dile getirilse de en azından şu an için “bağımsızlık” isteği güçlü değildir. Yüksek Mahkeme, “dış güvenlik” konusu gibi gördüğü göçmen politikasını federal hükümetin sorumluluğuna hükmetmektedir. Diğer eyaletlerin anayasaya göre ayrılmaları mümkün değildir.
Eyaletler arasında Cumhuriyetçi-Demokrat kutuplaşması giderek derinleşse de, iç savaşı veya parçalanmayı gerektirecek gibi değildir. Gerilen bir dünyanın en büyük küresel gücünden ayrılarak kolay yenilecek küçük lokmalara bölünmenin hiçbir yarar getirmeyeceği kuşkusuz eyaletler tarafından da bilinmektedir. ABD’ye duyulan öfke, kutuplaşmadan bir iç savaşı veya dağılmayı ümit etse de beyhudedir. Asıl sebep bu yıl yapılacak başkanlık seçimleridir.