WOTTV E-DERGİ
DOLAR 32,9949 -0.11%
EURO 35,8195 -0.26%
ALTIN 2.528,010,83
BITCOIN 22380441,09%
Türkiye’nin Zafer Haftası – 30 Ağustos Zafer Bayramı

Türkiye’nin Zafer Haftası – 30 Ağustos Zafer Bayramı

28 Ağustos 2023 12:35
Türkiye’nin Zafer Haftası – 30 Ağustos Zafer Bayramı
0

BEĞENDİM

Prof. Dr. Celalettin Yavuz – Güvenlik Politikaları Uzmanı – 26 Ağustos 2023

Ağustos ayları engin Türk tarihinin zaferlere ve kahramanlıklarıyla yüklüdür. En önemlilerinden biri Milli Mücadele’nin sonlarına doğru 1922 yılı ağustosunda yaşanan Büyük Taarruz’dur. 26 Ağustos günü başlayan ve 30 Ağustos’ta sona eren, tarihinde ender rastlanan “kesin sonuçlu” bu zaferin yaşandığı 26-30 Ağustos “Zafer Haftası”nı biraz aralamaya çalıştık.

Büyük Taarruz’a Düşmanın Ruhu Duymadan Hazırlık

Genelkurmay ATASE Başkanlığı’nda Türk İstiklal Harbi başta olmak üzere, Harp Tarihi üzerine belgelere dayanarak eşsiz çalışmalar yapılmış ve yayınlanmıştır. Belgelere ilaveten bu savaşlara fiilen komutan ve subay olarak katılanların anılarıyla süslü eserler de zenginlik katmaktadır. Genelkurmay Başkanlığı’nın bu yayınlarına göre Büyük Taarruz harekatı başlamadan önce akıllara durgunluk veren bir “istihbarata karşı koyma” (İKK) faaliyeti icra edilmiştir. Örneğin cepheye asker sevki, gündüzleri düşman tayyarelerinin (uçakların) keşif gözetlemelerine takılmaması için geceleri yapılmış, askerler gündüzleri kamufle olmuşlardır. Düşman askeri birlikleri sürekli olarak izlenmiş, her hareketleri kontrol edilmiştir.

Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Paşa, birkaç kez cephe gerisine yakın bölgelere geceleri gizlice trenle intikal ederek Cephe Komutanı İsmet Paşa ve İstihbarat Başkanı ile ayrıntılı olarak müzakere etmiş, yokluğu sırasında “Paşa Hazretleri rahatsız!” denilerek, cephe gerisine intikalinin gizliliği korunmuştur. Yani düşmana, Türk kuvvetlerinin bir karşı taarruz geliştireceği yönünde hiçbir emare şansı tanınmamıştır.

Bu arada Başkomutan, Genelkurmay Başkanı M. Fevzi (Çakmak) ve Cephe Komutanı harekatın nasıl olacağına birlikte doktrine olmuşlar, seçilen baskın ve sıklet merkezi gibi harp prensipleri, düşmanın beklemediği an ve sahalarda gerçekleşmiştir. Cephede her bir tepenin hangi birlik tarafından hangi gün ve saatte ele geçirileceği dahi hesaplanmıştır. Bu müthiş gizlilik sebebiyle Türklerin harekatı hakkında hiçbir istihbarat temin edemeyen Yunan kuvvetlerinin Komutanı General Trikopis, Büyük Taarruz’un başladığı 26 Ağustos sabahı öncesi (25 Ağustos akşamı) Afyonkarahisar’da büyük bir balo şöleni düzenlemiştir.

Kınalı Kuzuları Kahramanlaştıran Türk Subayının Kahramanlık Örneği

26 Ağustos sabahı Büyük Taarruz, düşmanın hiç de beklemediği Afyonkarahisar’ın Kocatepe mevkiinde sabahın erken saatlerinde topçuların yumuşatma atışlarıyla başladı. Yunan kuvvetleri şaşkınlık ve korku içerisinde bölgelerini savunmaya, cephenin zayıf yerlerine kuvvet kaydırmaya çalışırken Türk kuvvetleri daha önce belirlenen hedefleri teker teker ele geçiriyordu. Komutanlar kendilerini göreve ve zafere o kadar inandırmışlardı ki, hedefini vaktinde ele geçirmeyenler içerisinde üzüntüden intihar edenler bile vardı. I. Dünya Savaşı’nda yararlık göstermiş olan, iki İnönü savaşları ile Sakarya Meydan Muharebesi’ne de katılmış olan 57. Tümen Komutanı Yarbay Reşat Bey taarruzun ikinci günü, Başkomutan Gazi Paşa’ya söz verdiği saatte Çiğiltepe’yi geri alamayınca beylik tabancasıyla intihar etmişti. Oysa tepe bu olaydan sadece yarım saat sonra ele geçirilmiştir.

Burada intiharın teşviki değil, Türk komutanının son derece kutsal saydığı yurt savunması sırasındaki hasletlerine örnek verilmeye çalışılmıştır. Türk tarihi Mehmetçik’in eşsiz kahramanlık destanlarıyla doludur. Halk arasında yanlış bilinen “Mehmetçik” kavramı, “Peygamber Ocağı” Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) mareşalinden en kıdemsiz erine kadar tüm askerleri kapsamaktadır. TSK’de komutan personeline; birlik ruhunu, ardından kahramanlığı getiren vatan sevgisinin en büyük sevda olduğunu öğretir. Para, mal-mülk sevgisi unutulur. Çoğu zaman “Yalnız Kurt” olan komutan cesur, bilgili, mantıklı, hesaplı ve liderdir. Üniformaları giydiklerinde genellikle ürkek “Kınalı Kuzuları” kahraman yapan komutanlarıdır. Ünlü şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un sözleriyle milletimiz bir kez daha “İstiklal Marşı” yazacak duruma düşmesin. Şehitlerimiz rahmet, minnet ve şükranla anarken, Zafer Haftamız kutlu olsun.

Celalettin Yavuz

Güvenlik Politikaları Uzmanı Lisans ve Y. Lisans öğrenimini Milli Savunma Üniversitesinde (Deniz Harp Okulu – 1974; Deniz Harp Enstitüsü-1983) tamamladı. Daha sonra Silahlı Kuvvetler Akademisi öğrenimi (1985-86) gördü ve “Irak’ın Geleceği” ile ilgili bitirme tezini yazdı. 1989-1991 döneminde Führungsakademie (Hamburg/Almanya) 2 yıllık Güvenlik Politikası-Strateji-Stratejik İstihbarat-Jeopolitik, Askeri Tarih eğitimi aldı. “İstanbul Boğazı’nın Karadeniz Sahildarı Ülkeler Üzerindeki Jeopolitik ve Stratejik Etkileri” (Almanca) başlıklı mezuniyet tezini yazdı. Genelkurmay Personel Başkanlığı’nda görevli iken Kıbrıs Barış Harekâtı’nın madalya ve taltif projesini gerçekleştirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı karargâhında NATO Planlama direktifleri ve kuvvet plan çalışmaları üzerinde çalıştı. Ayrıca bir yıl boyunca Deniz Kuvvetleri Komutanı’nın Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantı Dosyasını hazırladı. Ege'de gerilimli 1980'li ve 1990'lı yıllarda 2 ayrı geminin komutanlıklarını yaptı. 1994-1997 döneminde Almanya'da Deniz Ataşeliği sırasında Deniz Ataşe Birliği'nin başkanlığına (doyen) ve 143 kişilik Askeri Ataşeler Birliği'nin Yönetim Kuruluna seçildi. Daha sonra Mersin’de Karakol ve Çıkarma Gemileri Komodorluğu’nun ardından Genelkurmay Yunanistan Kıbrıs Dairesinde Yunanistan Şube Müdürü iken “Türk-Yunan Ege’de Güven Arttırıcı Önlemler Paketi” projesinin (Ocak 2000) yöneticiliğini yaptı. Türk-Yunan sorunları üzerinde General-Amiral Oryantasyon Kursu, Harp Akademileri, Milli Güvenlik Akademisi ve TSK İstihbarat Okulu'nda dersler veren Yavuz, Deniz Harp Okulu Dekanı olduğu 2001-2003 döneminde "Denizcilik Tarihi-Deniz Stratejisi", "Askeri Strateji" ve "Liderlik" dersleri verdi. 1994’te Dr., 2002’de Doç.Dr. olan Yavuz, Milli Güvenlik Akademisi öğretim üyesi iken 30 Mart 2004’te istekle emekli oldu ve BİLKENT Üniversitesi’ne ilaveten Milli Güvenlik Akademisi’nde Türk-Yunan Sorunları, Suriye, Ortadoğu, Terörle Mücadele dersleri, 2012’de Prof.Dr. olduktan sonra da Atılım Üniversitesi’nde (2012-2013) ve Kara Harp Okulu Savunma Bilimleri Enstitüsünde (2013 Bahar) Y. Lisans ve Doktora, Ufuk ve Başkent üniversitelerinde lisans dersleri verdi. 2022 yılı başlarında adı Topkapı Üniversitesi olarak değiştirilen “Ayvansaray Üniversitesi”nde İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yapan, fakülteyi 16 bölüme çıkartan Prof.Dr. Yavuz, “İstihbarat, Strateji ve Terörizm/Avrupa'da Terör Örgütleri” gibi 3 farklı konuda sertifika dersleri yanında İstanbul Topkapı Üniversitesi’nde lisans ve Y. Lisans dersleri verdi. Güvenlik Bilimleri ve Uygulamaları Y. Lisans programının kurucu ABD Başkanlığını Eylül 2022’ye kadar sürdürerek “Küresel Güvenlik Stratejileri” üzerine sertifika programı hazırladı. Mayıs 2020 ayında uluslararası sempozyum düzenledi ve bizzat sunum yaptı. Milli Savunma Üniversitesi’nde (Harp Akademileri) 2019 yılından beri “Dış Politika Analizi” ile “Küresel Güvenlik Stratejileri” başlıklı ders verdi. Genelkurmay SAREM “Dış Uzman”lık (2003-2010), Türk Askeri Tarih Kurulu (TATK) Genel Kurul üyeliği (1999-2007), Gnkur. Atatürk Araştırma ve Eğitim Merkezi “ATAREM” Genel Kurul Kurucu Üyeliği (1999-2007), Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim/Öğretim Kurulu üyeliği (2001-2003), Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) “Strateji” Grubu üyeliği (2005-2011), Türk Ocakları Genel Merkezi Hars Heyeti (en üst düzeydeki kültür kurulu) üyeliği (2004-2010), TÜRKSAM düşünce kuruluşunun Kurucu Başkan Yardımcısı ve Terör Bölümü Başkanlığı (2008-2012) yapan Prof.Dr. Yavuz, pek çok süreli yayının yayın ve hakem kurullarında yer almaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Prof.Dr. Yavuz’un “Güvenlik politikaları, Askeri Tarih/Strateji, İstihbarat, Ortadoğu, çevre ülkeler, terörle mücadele, bölgesel-küresel sorunlar, küresel güvenlik stratejileri ve Deniz Tarihi konularında, çoğu müstakilen yazılmış 30’un üzerinde kitabı ve süreli dergilerde yazılmış çok sayıda makalesi mevcuttur. Halen Anadolu Ajansı ve Yeni Şafak gazetesinin “Düşünce Günlüğü” bölümünde her ay “Bölgesel ve Küresel Güvenlik Politikaları” üzerine analizleri yayınlanan Yavuz’un son dönemde Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE)’de konferansları, sitesinde yazıları yayınlanmakta olup, gene son zamanlarda Devlet Dergisi ve Türk Yurdu dergilerinde de yazıları yayınlanmaktadır. Ayrıca, Eylül 2022’den itibaren TRT Türkiye’nin Sesi Radyosu’nda haftada bir gün “Mavi Vatan” adlı bir programın yapımcılığını (ve yorumculuğunu) yapmaktadır. Ankara’da ikame eden Prof.Dr. Yavuz, evli, iki çocuk babası olup Almanca ve İngilizce bilmektedir.

    En az 10 karakter gerekli
    Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.