Prof. Dr. Celalettin Yavuz Güvenlik Politikaları Uzmanı, 22 Nisan 2024
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’nin 104’ncü yaş gününü idrak ederken, bugüne kadar en kahraman ve en fedakar meclis üyelerimizi en başta kurucu Meclis Başkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz. Bugün bu yüce Meclis ele alındı.
TBMM Nasıl ve Hangi Şartlarda Kuruldu, Kimler Seçildi?
Hemen her koşulda millete koşmayı, millete dayanarak bir istiklal mücadelesi vermeyi düşünen Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele’nin manifestosunu 22 Haziran 1919 tarihli Amasya Genelgesi ile belirtmiş, ardından Erzurum Kongresi, “sine-i millete dönüş” ve Sivas Kongresini gerçekleştirmiş, yurdun ve milletin düşman işgalinden kurtarılması için gereken ilk çalışmaları başlatmıştı. Ekim 1919’da Damat Ferit sonrası yeni hükümetin Bahriye Nazırı Salih paşa ile Amasya’da görüşerek, vatanın düşmandan kurtarılması için istişareler yapmıştı.
1920 yılı başlarında, uzun bir aradan sonra Osmanlı Meclisi (Meclis-i Mebusan)’nin toplanacağını duyunca, güvendiği milletvekillerine yurdun kurtuluşu ile ilgili ortak istekleri bildirmişti. Osmanlı Meclis’i toplanmış, ancak Anadolu’nun sesini bu meclisin üyelerine kabul ettirebilmek mümkün olamamış, sadece “Misak-ı Milli” konusunda istekler yerine getirilmişti.
16 Mart 1920’de İngiliz birlikleri İstanbul’u fiilen işgal ettikleri sırada Meclis-i Mebusan’ı basan İngiliz askerleri, yakaladıkları vekilleri Malta’ya sürgüne gönderdiler. Bu durumu öğrenen Anadolu’daki Mustafa Kemal Paşa, 17 Mart’ta ordu komutanlarına gönderdiği bir genelgede durumu özetlemiş ve Ankara’da yeni bir meclis toplanması gerektiğini ifadeyle, Meclis ve seçilecek delegelerde aranacak özellikleri şöyle sıralamıştı: (a) Meclis Ankara’da toplanacak, (b) Medeni cesaretleri, fikri kabiliyetleri, dini ve milli duyguları yüksek, 25 yaşından genç ve fena şöhret sahibi olmayan üyeler olacak, (c) Seçimde vilayetler esas alınacak,
Gayrı Müslimler seçilmeyecek, (ç) Her vilayetten beş üye seçilecek, (d) Seçimler vilayet yönetimi, belediyeler ve Müdafaa-i Hukuk gruplarınca yapılacak, (e) Meclis üyeliğine her parti, zümre ve cemiyet aday gösterebileceği gibi, isteyenler de ferden başvurabileceklerdi.
Gazi Meclis’in Açılışı
Ankara’da, II. Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakki Cemiyeti kulübü olarak inşa edilen bina halkın fedakârlığıyla tamamlandı. Açılışı Gazi Paşa’nın genelgesiyle “hayırlı” 23 Nisan Cuma gününe ertelendi. Sabah erken saatlerde erkek, kadın, çocuk, genç, yaşlı, kalpaklı, sarıklı ve yöresel giysili insanlar, Meclis ile Hacı Bayram Camii arasındaki boş arsaları ve binaların çatılarını doldurmuş, adım atacak yer kalmamıştı. Hacı Bayram’da yer kalmayınca namaz kılanlar mermer avluya taşmış, hatta kabirler üzerinde, sokaklarda bile secdeye durulmuştu.
Tören sonunda Meclis’te toplanan vekillerin seçkin siyaset ve bilim adamlarından çok sıradan insanlar oldukları kıyafetlerinden anlaşılabiliyordu. Fesler, sarıklar, kalpaklar, külahlar birbirine karışmış olsa da ortak özellikleri “yurtsever”likti.
En yaşlı üye Sinop Vekili Şerif Bey’in konuşmasıyla açılan Meclis, ertesi gün Mustafa Kemal Paşa’yı başkan seçti. Aslında bu açılışla milli egemenliğe dayalı Cumhuriyet doğuyor gibiydi.
Vekillerin 102’si serbest meslek sahibi, 133’ü devlet memuru, 52’si asker, 32’si din adamı, 30’u seçimle gelenler, 7’si aşiret reisi, 4’ü teknik uzman, 16’sı sağlıkçı ve 2’si tekel görevlisiydi. Zaman zaman üç guruba ayrıldılar. Bunlardan Osmanlıcılık yanlılarına “Fesliler”, İslamcı düşüncedekilere “Sarıklılar”, inkılâpçı düşüncedekilere de “Kalpaklılar” deniliyordu.
Sayısı 300-347 arasında değişen vekillerin 288’i yüksekokul, 94’ü orta öğretim, 21 meslek eğitimi almıştı. 162’si Türkçe dışında ikinci bir dil biliyordu.
Maaş yokluğunda istasyonlarda ve çayırlarda sabahlayarak sıtmaya yakalanan bu cefakâr, çalışkan, milliyetçi, cesur, kahraman, son derece kararlı ve adil Meclis, her konuştuğunu tutanaklara geçirip bastırdı ve millete bildirdi. Düşman Polatlı’ya geldiğinde geri bölgeye çekilmeyi reddeden kahramanlarımızı bir kez daha rahmetle anıyoruz. Bayramımız kutlu olsun!
Bayramizi cani gönülden tebrik ederi. Göc edenleri rahmetle aniyorum. Tanri TÜRK Ü YASATSIN SIN KORUSUN VE YÜCELTSIN. NE MUTLU TÜRK ÜM DIYENE.KONUYU ACIK BIR SEKILDE AYDINLACI SEKILDE BILIMSEL OLARAK ARZ ETTIGINIZ ICIN SIZE MÜTESEKKÜRUM. KALIN SAGLICAKLA
Bayramizi cani gönülden tebrik ederi. Göc edenleri rahmetle aniyorum. Tanri TÜRK Ü YASATSIN SIN KORUSUN VE YÜCELTSIN. NE MUTLU TÜRK ÜM DIYENE.KONUYU ACIK BIR SEKILDE AYDINLACI SEKILDE BILIMSEL OLARAK ARZ ETTIGINIZ ICIN SIZE MÜTESEKKÜRUM. KALIN SAGLICAKLA