Nöbetçi Eczaneler
Donald Trump CNN ve New York Times’a yönelik çok sert açıklamalarda bulundu. ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırısı sonrası çıkan haberler gündemi sarstı. CNN International ve NY Times’ın, operasyonun “tam sonuç vermediğini” iddia eden haberlerine Trump, sosyal medya hesabı üzerinden çok net ifadelerle cevap verdi.
Trump’tan medya kuruluşlarına sert tepki
Donald Trump, ABD’nin İran’daki nükleer tesislere düzenlediği hava saldırılarının ardından basında çıkan haberleri hedef aldı. Özellikle CNN International ve New York Times’ı hedef gösteren Trump, iki yayın organını “yalan haber üretmekle” suçladı. Truth Social üzerinden açıklama yapan Trump, “Yalan haber kanalı CNN International, başarısız New York Times ile birlikte tarihteki en başarılı askeri saldırılardan birini etkisiz göstermek için birlik oluşturdu.” ifadelerini kullandı.
Trump: “İran’daki nükleer tesis tamamen yok edildi”
Trump, operasyona dair yaptığı değerlendirmede İran’daki üç farklı nükleer tesisin tamamen yok edildiğini iddia etti. “İran’daki nükleer tesis tamamen yok edildi. Hem NY Times hem de CNN International halk tarafından acımasızca eleştiriliyor.” diyen Trump, bu medya kuruluşlarının ABD halkı nezdinde güvenilirliğini kaybettiğini savundu.
Basındaki iddialar Trump’ı çileden çıkardı
ABD basınında çıkan haberlerde, İran’a yönelik saldırının nükleer programı sadece birkaç ay geriye attığı ve tesislerin tamamen imha edilmediği öne sürülmüştü. Özellikle NY Times’ın operasyonun “taktiksel” ama “stratejik” başarı getirmediğini savunması, Trump cephesinde büyük tepkiyle karşılandı.
Trump’ın özel temsilcisinden net açıklama: “Fordo tamamen imha edildi”
Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff, Fox News canlı yayınına katılarak operasyonun detaylarını paylaştı. Witkoff, “Fordo’ya 12 sığınak delici bomba gönderdik. Koruma kapağını deldiğine ve yok edildiğine şüphe yok.” dedi. Witkoff, bu saldırının, İran’ın nükleer kapasitesini ciddi biçimde ortadan kaldırdığını ve medya organlarının bu başarıyı küçümsediğini savundu.
“Bu bir vatan hainliğidir”
Steve Witkoff, operasyonun etkisini küçümseyen veya farklı bilgiler sızdıran kişilerin “vatana ihanet” suçu işlediğini belirtti. Witkoff, “Bu tür bilgileri sızdırmak, bilgi ne olursa ve hangi tarafta olursa olsun, çirkindir. Bu vatana ihanettir, bu yüzden araştırılmalıdır.” ifadelerini kullandı. Saldırı sonrası ortaya atılan iddiaların tamamıyla uydurma olduğunu dile getirdi.
İsrail destekli operasyon mu?
Özel Temsilci Witkoff, İsrail’in daha önce hedef aldığı yer altı nükleer tesislerinin de ABD’nin saldırısıyla tamamen imha edildiğini belirtti. “Bildiğimiz kadarıyla İran’da bunu yapabilen tek tesis olan Isfahan’daki bu dönüşüm tesisi tamamen yok edildi.” diyen Witkoff, saldırıların sadece Fordo’yla sınırlı kalmadığını açıkladı. Hedeflerin tümünün nokta atışıyla vurulduğu ve şüpheye yer bırakmadığını savundu.
Trump’ın açıklamalarına tepkiler
Trump’ın açıklamaları, ABD kamuoyunda ve uluslararası çevrelerde farklı tepkilerle karşılandı. Bazı uzmanlar, Trump’ın “tam imha” söylemini sorgularken, bazı Cumhuriyetçi çevreler onun açıklamalarını destekledi. Özellikle Pentagon cephesinden henüz net bir açıklama yapılmazken, Trump’ın “askeri zafer” olarak nitelendirdiği operasyonun etkisi önümüzdeki günlerde daha da netleşecek.
“Diğer ülkelerin raporları da okundu”
Witkoff’un açıklamalarında dikkat çeken bir diğer unsur ise yalnızca ABD değil, “diğer ülkelerin raporlarının” da incelendiğini belirtmesi oldu. Özellikle Avrupa merkezli istihbarat raporlarının da saldırının hedefe ulaştığını teyit ettiğini iddia eden Witkoff, “Bu bir hayal değil, gerçek. İran’ın dönüşüm kabiliyeti şu anda sıfıra yakın.” dedi.
İran’dan henüz resmi açıklama yok
Saldırı sonrası İran yönetimi geniş çaplı bir açıklama yapmadı. Ancak sızıntılar, bazı tesislerde ağır hasar oluştuğu yönünde. İranlı bazı kaynaklar, Isfahan ve Natanz bölgelerinde olağandışı askeri hareketliliğin yaşandığını doğrularken, devlet yetkilileri suskunluğunu koruyor.
ABD medyasında yankı uyandırdı
Trump’ın söz konusu açıklamaları, CNN ve NY Times başta olmak üzere ABD medyasının gündemine oturdu. Bazı köşe yazarları, Trump’ın “medyayı hedef gösterme” alışkanlığına geri döndüğünü belirtirken, bazı gazeteler de bu açıklamaların yeni bir siyasi tartışmayı alevlendireceğini yazdı. “Yalan haber” tartışmaları, Trump döneminde sıkça gündeme gelmişti ve 2024 başkanlık seçim sürecinde de benzer çıkışlarla tekrar alevlenmişti.
ABD kamuoyunda kutuplaşma derinleşiyor
Trump’ın medya ve devlet kurumlarıyla olan çatışmacı dili, ülkede kutuplaşmayı daha da körüklüyor. Özellikle askeri operasyonlar üzerinden yapılan bu tarz sert çıkışlar, kamuoyunu ikiye bölüyor. Bir kesim Trump’ın “doğrudanlığına” hayranlık duysa da, diğer kesim onu sorumsuzlukla suçluyor.